19. Altın Koza Film Festivalini geçtiğimiz günlerde mükemmel bir finalle uğurladık.
Adana’nın tanıtımı için son derece ‘özel öneme haiz’ etkinlik bu yıl geçtiğimiz seneye göre daha bir göze çarpan formata sahipti.
Altın Koza Film Festivali bu yıl yönetimsel bir kan değişikliği ile vitrine çıktı.
Gazeteci kökenli Candan Yaygın’ın genel müdürlüğe atanması ile birlikte ivme kazanan festival etkinlikleri görsel açıdan olduğu kadar, medya haber istatistikleri açısından da Antalya’da yapılan ‘Altın Portakal’ın önüne geçti.
Altın Portakal ilk kez bu yıl Altın Koza’nın gerisine düştü, gölgesinde kaldı.
Bu çok önemli bir başarıdır.
Aytaç Durak döneminde ikinci plâna atılan, maddi ve manevi desteği kısıtlı bir Altın Koza’nın bu yıl tam tersi bir görüntüde olması ‘iktidar ile uyum içinde, kent dinamikleri ile barışık’ bir tutumdan kaynaklanıyordur' diye düşünüyoruz.
Bu durumu hiç kuşkusuz Adana Büyükşehir Belediye Başkanı Zihni Aldırmaz’ın sakin, yapıcı ve uzlaştırıcı yapısı ile bağdaştırmak gerekiyor.
19. Altın Koza haberleri ülkenin önde gelen televizyon, gazete ve internet sitelerinde geniş yer buldu. Bu da festivalin adliye kavgaları nedeni ile kötü bir şöhrete sahip olan Adana’nın imajının düzeltilmesi yönünde ciddi katkılar sağladığı anlamına gelir.
Daha iyisi yapılabilir miydi?
Kazanılan deneyimlerle ileriki yıllarda o da olacaktır...
Ancak,
Sezar'ın hakkını Sezar'a teslim etmek gerekir...
Bu yılki Altın Koza Film Festivali bugüne kadar gerçekleştirilenlerin en güzeli ve en çarpıcı olanıydı...
Festival kapsamında yapılan masrafları nedeni ile eleştiride bulunanlar hemen her durumda dile getirilen ‘Büyük Köy Adana’ sendromundan böylesi etkinlikler sayesinde kurtulanabileceğini unutmamalıdırlar.
Adana'nın tanıtımına katkı yapan girişimlere köstek değil destek olmalıdır,
Adana Altın Koza Film Festivaline katkı sunan Adana Valisi Hüseyin Avni Coş ve Adana Büyükşehir Belediye Başkan Vekili Zihni Aldırmaz ve kurmaylarını bu anlamda can-ı gönülden tebrik etmelidir.
