Medya ile başlayalım.
Biz de de yayınlanan bir haber dikkatimi çekti. Çukurova Gazeteciler Cemiyeti (ÇGC) Başkanı ve beraberindekiler Seyhan Belediye Başkanı Akif Akay'ı makamında ziyaret ederek, 'Adana Basın Antolojisi' kitabını hediye etmişler.
Dışardan bakıldığında tek vücut olarak bilinen basın dünyasını yakından takip edenler olayın hiç de öyle olmadığını göreceklerdir.
ÇGC Başkanının ziyareti aslında bunun tescilidir.
Nasıl mı?
Önce "Antoloji" nedir, onu anlayalım.
Antoloji, kısaca; "aynı türden eserlerin bir araya getirildiği bir çalışma" olarak tanımlanır.
Konumuzla ne alaka?
Biraz daha açalım.
ÇGÇ Başkanının kolunun altına alarak başkan Akay'a takdim ettiği 'Antolojik' kitap, bir medya çalışması olarak ortaya sürüldüğüne göre, Adana'ya tüm unsurları ile hizmet eden her gazetecinin ve de her basın eserinin bu kitapta yer alması gerekmez mi?
Kitabı elime geçmediği için inceleme fırsatı bulamadım. Ancak, sordum, soruşturdum; Adana gündemine, siyasetine, sporuna vs kaynak olabilecek her türlü çalışmaya imza atan onlarca gazetecinin kapısından dahi geçilmemiş.
Geride, muhtemeldir ki, ÇGC lokalinin bildik müdavimleri kalmıştır.
* * *
Basını "senden benden" yaklaşımı ile parçalara bölen bir zihniyet, en başta kendi pozisyonunu itibarsızlaştırır. Bunu iyi bilmek, iyi kavramak lazım.
Yeri gelmişken, "Basın Protokol Listesi" gibi baskıcı ve emperyal yaklaşıma da değinmek istiyorum.
Yasa gereği, il ve ilçelerdeki protokol listeleri, valilik veya kaymakamlık bünyesinde oluşturulur, yerleşim bölgesindeki tüm kurum ve kuruluşlar ile STK'ları aynı listede barındırır. Valilik ve kaymakamlık dışında hiç bir kurum protokol listesi oluşturamaz. ÇGC'nin de böyle bir hakkı olmadığı gibi bu yöndeki uygulaması tamamiyle yasa dışıdır.
"Basında sansürün kaldırılışı"nı buruk şekilde kutladıklarını ifade eden ÇGC yönetimleri, oluşturdukları protokol listeleri ile sansürün en acımasız ve de faşizan örneklerini sergilemekten geri durmamaktadırlar.
Bilgiden yoksun firmalar ÇGC'yi resmi kuruluş, protokol listesini de yasa emri kabul ederek inanmakta, her türlü ekonomik zorluğa rağmen yine de düzenli çıkmayı başaran gazeteleri "protokol listesinde yoksunuz' savı ile geri çevirmektedir. Bu, yasa tanımazlığın da ötesindedir, vicdansızlıktır, insafsızlıktır.
ÇGC gibi sosyal demokrat olmakla övünen bir yönetime böylesi faşizan uygulamalar hiç yakışmamaktadır.
"Hoca böyle yaparsa cemaat ne yapmaz" misali, ÇGC'nin gazıyla dolduruşa gelen, basın kuruluş ve esasları hakkındaki yasa hakkında bilgilendirilmemiş Adana Büyükşehir Belediye başkanı, meclis kürsüsünden " günlük gazeteler dışında kimse benden birşey beklemesin" konuşmasını yapma keyfiyetine sahip olur.
Bu ayıp da herkese yeter.
Facebook Yorum
Yorum Yazın