Gisele PELİOT. Bu Fransız cesur kadının ismini iyi öğrenmeli. Dominigue Pelicot’un eşi. Kamuoyundan öğrendiğimize göre kocası Gisele Peliot’u on yıl boyunca (2011-2020) uyutarak bilinci ve iradesi dışında erkeklere peşkeş çekip pazarlamış bir de tecavüzlerin videosunu çekmiş.
Gisele Peliot bu iğrenç ve insanlık dışı olayı eşinin çektiği videolar sayesinde öğrendiğinde olayı örtbas etmedi ve tam tersine mahkeme süresince davanın gizli kalmasını reddederek tecavüze uğrayan tüm kadınlara cesaret verdi ve bu anlamda yüreklendirerek önyargıları yerle bir etti. Asıl utanması gerekenler tecavüzcüler ve karısını iradesi ve bilinci dışında başka erkeklere peşkeş çeken ve pazarlayan kocası…
Bir kadın namusunu eşine ya da en yakınım dediği ailesine güvenemeyecekse kime güvenebilir? Şimdi soruyorum; eğer bu ahlaksız koca, kendisinin çanak tuttuğu ve organize ettiği tecavüzleri videoya çekmemiş olsaydı, Gisele PELİOT hayatının bu iğrenç ve mide bulandırıcı, absürt gerçeğini nasıl öğrenebilirdi ki? Bunu öğrenme şansı yoktu ve bu durum böyle uzun yıllarca sürüp gidecekti. 18 Aralık 2020 yılında köşe yazarı olduğum 'Adanahaber.net' de yayınlanan 'Bayıltıcı spreylere dikkat' yazımda tam da bu konuya değinmiştim. O sıralarda internette fütursuzca satılan ve CNN’de de bu anlamda da haber yapılan, hırsızlık amacı ile satılan bu bayıltıcı spreylerin aslında internette tecavüz amacı ile satıldığına dair haber yapılmış ve ses getirmişti.
Aslında normal bir tecavüzde bile bir dürüstlük vardır. Ancak bu şekilde kadının bilinci ve idrakı kapalı olarak yani uyutularak yapılan tecavüz gerçekten çok aşağılıkça, şeytanca ve bu illegal planlanmış insanlık dışı planlı tecavüz insanın kanını donduruyor. Çünkü idrakı ve bilinci dışında tecavüze uğrayan kadın uyandığında hiçbir şey hatırlamıyor, tecavüze uğradığının bilinç ve farkında değil ve normal yaşantısına devam ediyor. Bilmeden aşağılık kocasına belki gün içinde sevgi ile sarılıyor ve annelik görevlerini gün içinde yerine getirip evini temizliyor ve çocuklarına yemek pişiriyor her gün. Gerçekten bir kadını uyutarak tecavüz etmek ve uyutarak erkeklere pazarlamak şeytanın bile aklına gelmezdi. Şeytan bile bu şeytanca planlanmış tecavüz karşısında şeytanlığından utanır…
Eylül ayından beri devam eden Gisele PELİOT’un davası sonuçlandı ve tecavüzcü 51 erkek suçlu bulundu ancak verilen cezalar savcıların talep ettiği cezalardan daha düşük oldu ve tecavüzcülerin kimlik bilgileri tüm dünya ile paylaşıldı. Ahlaksız koca ise yirmi yıl hapis cezası aldı.
Bu iğrenç ve akıl almaz olay bu karanlık gerçeğin ne kadar yaygın olduğunu, tecavüz ve şiddet kültürünün ne kadar derinlere kök saldığını açığa çıkardı. Gisele PELİOT’un gösterdiği cesaret tüm dünyada yankı buldu ve kadın olmanın ne denli zor olduğunu ve kadın olanın yükünü taşıyan herkesin kalbine dokundu. Tecavüz ve şiddetle örülmüş utanç duvarlarını yıktı. Dava sürecinde ahlaksız koca Dominigue Peliot’un gelinleri ve torunlarına da cinsel taciz ve tecavüzde bulunduğu ortaya çıktı. Kendisi ifadesinde çocukluğunda kendisinin de tecavüze uğradığını söyledi.
Ne olursa olsun ya da kim olursa olsun hiçbir erkeğin tecavüze hakkı yoktur. Doğaya bakar ve biraz araştırırsanız aslında hayvanlar arasında bile tecavüz yaşanmadığını görürsünüz. Gisele PELİOT’un yaşadığı olaydaki gibi bilinç ve irade dışı uyutularak gizli yapılan tecavüz ve kadını yine iradesi dışında başka erkeklere peşkeş çekip pazarlamak ise insanlık onuruna, insan haklarına kişilik hak ve özgürlüklerine aykırı kabul edilemez ve affı mümkün olmayan psikopatik ve patolojik bir davranıştır.
Bu anlamda Gisele PELİOT adını iyi öğrenmek, gösterdiği cesaret ve yürekliliği ve bu dipsiz karanlığa ışık tuttuğu için kendisini kadın olarak alkışlamak gerekir.
Cahit ZARİFOĞLU ne kadar doğru söylemiş; "Ben bu çağdan nefret ettim, etimle kemiğimle nefret ettim''…
Facebook Yorum
Yorum Yazın