1940 yılında yapılan Düziçi Köy Enstitüsü hem yıllara hem depreme meydan okuyor
ADANAKahramanmaraş’ta meydana gelen iki büyük depremden etkilenen Osmaniye’nin Düziçi ilçesinde bulunan 1940 yılında yapılan Düziçi Köy Enstitüsü ve Öğretmen Okulu Yerleşkesi depremden hasar almadı.
1940 yılında Osmaniye’nin Düziçi ilçesi sınırları içinde bulunan ve Almanlara ait bir binanın restore edilmesiyle açılan Düziçi Köy Enstitüsü ve Öğretmen Okulu Yerleşkesi 83 yıllık binasıyla hem yıllara meydan okudu hem de 6 şubat tarihinde meydana gelen 2 büyük depremde ayakta kaldı.
İçerisinden 26 lojman, 27 sınıf, 1 revir, 2 yatakhane binası, yemekhane, hamam, su deposu, müzikhane, elektrik santrali, ambarları, laboratuvarları ve kütüphanesi bulunan okul Düziçi Fen lisesi ve Düziçi Anadolu Öğretmen Lisesi Eğitim Müzesi olarak kulanılmakta.
Yerleşke içerisinde eğitim veren Düziçi Fen Lisesi Müdürü İsmail Gökçeli, "Bu yerleşkeden mezun oldum, ortaokul ve lise eğitim öğretimimi burada gerçekleştirdim Okulumuz yüz kırk dönüm arazi içerisinde 53 binadan ibaret olup 1940 yılında yapılan binalarımızda herhangi bir deprem nedeniyle sorun yok, kullanmış olduğumuz okul binalarımızda da sorun yok. Yerleşkemiz kültür varlıklarını koruma kanununa göre koruma altında bulunuyor ve 7,8 şiddetindeki depremden sonra kampüs alanımızdaki binalarımıza, İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü, Meslek Eğitim Merkezi, Özel Anaokulu ve aynı zamanda Halk Eğitim Merkezleri, buraya taşındı. Eski binaların içerisinde faaliyetlerine devam ediyorlar kampüs alanımızdaki binalarda çok büyük hasarlar mevcut değil, metruk binalarda bile ayakta kalma durumları mevcut, 26 lojmanımız var, lojmanlarımızı daha önce tadilat onarımını yapıp öğretmenlerimize açmıştık, lojmanlarda herhangi bir sıkıntı yok. Kerpiçten yapılmış, içerisinde yirmi altısında da öğretmenlerimiz oturuyor." dedi.
Binaların yüksek olması engel değil, önemli olan binaların sağlam ve kaliteli yapılması
Yerleşke içerisinde bulunan lojmanlarda kalan vatandaşlar devam eden artçı depremlerden etkilenmediklerini kendilerini güvende hissettiklerini dile getirdi. Yerleşke içerisindeki okuldan mezun olan ve şuanda yerleşke içerisinde bulunan lojmanlarda kalan Gökhan Aygün, "1940 yılında yapılan binalarda hiçbir çatlak ve hasar yok, öğrenciler tarafından yapılmış binalar bunu zaten eskiler de biliyorlar. Buradan yetişen öğretmenlerin hepsi duvarcı, dülger, çatı ustası, sağlam bir şekilde yapılmış. Binaların yüksek olması bir engel teşkil etmiyor, önemli olan binaların sağlam ve kaliteli bir şekilde yapılması. Ben burada yaşıyorum şu anda birinci depremde apartmandaydım, ikinci depremde lojmandaydım ikinci depremin lojmanlarında hiçbir şekilde hissetmedim. Lojmanlarda şu anda hiçbir zarar yok, hepsi oturulur vaziyette, duvarlarında oynama yok, çatlak bile yok" dedi.
Okulda öğretmenlik yapan ve lojmanlarda kalan Mustafa Gökçe, "Milli Eğitim Bakanlığı tarafından burada okuyan öğrencilere yaptırılan bu binalar günümüze kadar gelmiş. Depremler bir zarar görmedi. Milli Eğitim Müdürlüğü, Halk Eğitim Merkezi, birçok bina buraya taşındı. Sağlam olduğundan dolayı bizler varız, bakımını yaptık, tadilatını boyasını yaptık içerde oturmaya devam ediyoruz" dedi.
İlginizi Çekebilir