6'lı Masa'dan 'Büyüklere Masallar'

Merkez Sağ Parti (MSP) Genel Başkan Vekili Halil İbrahim Şahinler, koalisyonların bugüne kadar ülkeyi çıkmaza sürüklemekten başka işe yaramadığını söyledi.

Şahinler, "Dün 6'lı masa idi şimdi 7 oldu. Yarın belki 10'lu masa olabilir. O masanın etrafında toplanan liderlerin bütün yaptığı iş 'parlamenter sistem’ adı altında havanda su dövmekten ibaret" şeklinde konuştu.

"BÜYÜKLERE MASALLAR"

MSP GENEL Başkanı Şahinler, konuşmasını şu ifadelerle sürdürdü;

“Ülkenin geleceği ile ilgili proje üreten bir masa olması gerekirken gündemlerinde sadece adı parlamenter sistem olan, havanda su dövercesine sadece tribünlere oynanan bir politikayı yürütüyorlar. Yönetim şeklinin tartışılması her zaman demokrasinin gereği olarak kabul görmüştür. Her yönetim şeklinin artıları kadar eksileri de vardır. Bu yıllar içinde sadece ülkemizde değil, dünyanın bir çok ülkesinde denenmiş, tartışılmış ve kendi sistemleri içinde en elverişli olan uygulanmıştır.

‘Geçmişi bilmeyenler geleceğe yön veremezler’ sözünden yola çıkarsak geçmiş deneyimlerin bizi daha doğru kararlara götüreceği aleni gözükecektir düşüncesindeyim.

6’lı masanın elinde ortak akıl ile ülkeyi yönetme iddiası gibi bir proje olduğu açıkça görülüyor. Bu proje derinden incelenirse, söz gelimi, seçimleri kazara, 6’lı masa kazanırsa , 6 hatta 7’li -fikirlerin iştiraki ile bir yönetim şekli olacak. Buna siyaset dilinde koalisyon denir. Koalisyonların yürütmeye verdiği engeller henüz hafızalarımızdan silinmemiştir. Geçmişte ülkemiz ne çektiyse koalisyonlardan çekmiştir.

Çok sayıda siyasi partinin parlamentoda yer alabildiği parlamenter sistemlerde hükümet krizlerinin yaşanması olasılığı daha yüksektir. Hükümetin görevde kalabilmesi için ihtiyaç duyduğu parlamento desteğinin garantisi olmadığından, hükümetler potansiyel olarak sürekli risk altındadır. Türkiye’de birçok koalisyon hükümetinin kurulmuş olması ve hükümet istikrarsızlıklarının sıklıkla yaşanması sistemin bu özelliğiyle ilişkilendirilmektedir. Türkiye’de 1961-1981 arasındaki 19 yılda toplam 21 hükümet kurulmuştur. İtalya’da 1948-1992 arasındaki 44 yılda, 50 hükümet değişikliği yaşanmıştır. Daha istikrarlı sayılan Hollanda, İsveç ve Norveç gibi ülkelerde bile hükümetlerin ortalama ömrü 22 ay olabilmiştir.

1-      Hükümet istikrarsızlıklarına neden olur

2-      Güçsüz ve verimsiz hükümetler kurulur.

3-      Demokratik niteliği zayıftır .

 Tüm bunlara rağmen parlamenter sistem gerekli midir ? derseniz evet çok sesli bir yönetim fikirlere açık bir düzen içinde olması elbette demokrasilerin vazgeçilmezleridir. Bundan dolayı Parlamenter sistemin ve Başkanlık sisteminin olumsuz yanlarını çıkarıp olumlu yanları ile yürümek en doğru karar olacaktır.Muhalefetin bunlara proje üretmesi gerekirken seçimlerden sonra hemen parlamenter sisteme geçilecek gibi bir intiba yaratması seçmenler üzerinde yanlış kararlar almasına sebep olacaktır.2023 seçimlerinde yaklaşık 7 milyon gencin ilk olarak oy kullanacak olması bunun en önemli göstergesidir. Genç beyinlere doğruyu göstermek ve tercihlerini yönlendirmeden kendilerine bırakmak siyasilerin asli görevidir.