Adana Sağlık-Sen en kötü günlerini yaşıyor

Bir döneme damgasını vuran sendikacıların efsane başkan olarak tanımladığı Recep Kurum‘la Adnan Menderes Bulvarında yürüyüş yaparken karşılaştık.Rastlantıyı fırsata çevirip kendisiyle röportaj yapmak istedim.

Sayın Başkan, yazdan kalma bir günü değerlendiriyorsunuz. 

"Bugün hava çok güzel. Bununla beraber aşırı soğuk ya da yağmurlu bir hava olmazsa  sıklıkla yürürüm, bu alışkanlığımı da hiç bozmam."

Neler yapıyorsunuz, günleriniz nasıl geçiyor?

"Sizler de izlemişsinizdir;
Sendika seçimlerine girerken şimdiki yönetimi oluşturan ekip sırf koltuk kapmak uğruna herkese hayal dağıttı. Bugüne kadar da bu sözlerini yerine getirdiğini gören olmadı."  

BİR DOKUNDUK BİN AH İŞİTTİK

"Görev yaptığımız sürede, açık ara önde olduğumuz Ruh Sağlığı, Çukurova Devlet ve Seyhan Devlet Hastanelerinde üye sayımız önemli ölçüde azaldı. Adana genelinde 7500 olan üye sayımız bu ekip göreve başladığından bu yana 4500-5000 seviyesine indi. Diğer hastanelerde de bıçak sırtı bir görünüm var.. Üstat Necip Fazıl'ın,  "Yola çıktıklarını yolda bulduklarına değişirsen, hem yolunu kaybedersin, hem dostunu" dediği gibi, bunlar yola çıktıklarını da sattılar. "

NEDEN SUSTU?

"Sendika seçimlerinden sonra hiç konuşmadım, yorum yapmadım, hep izledim. Üyelerimiz seçimde iradeleri doğrultusunda bir tercihte bulunmuşlardı, o iradeye saygı göstermek ve yeni yönetimin icraatlarını izleyerek not tutmak gerekiyordu. Ancak, gelinen noktanın iç açıcı olmadığını söylemek zorundayım."

Sendikacılık adına bugüne kadar neler yaptınız?

"12 yıl şube başkanlığı ve 3 yılda başkan yardımcılığı olmak üzere toplam 15 yıl süre boyunca Adana Sağlık Sen'de görev aldım. Bayrağı devraldığımızdan teslim ettiğimiz süre boyunca ben ve tüm üye ve ekip arkadaşlarımız canla başla çalıştık. Adana Sağlık Sen görev sürecimizde her yıl yukarı tırmanarak üye sayılarımızı zirvelere çıkarttık. Hatta Sağlık Sen Türkiye geneli iller arası üye artışında 1. lik ve 2. lik aldık. Adana da bulunan tüm hastanelerde yetkiliydik ve her yıl üye sayımızı kat kat artırarak devam ettik. En son devrettiğimiz de üye sayımız 7000 civarındaydı. Sendikal mücadele bir ekip işidir. Tüm ekibim BEN değil BİZ dedik başarının asıl sırrı bu olsa gerek."

Görevi yeni yönetime devrettikten sonra kenarda durdunuz, hiç yorum ya da açıklama yapmadınız, belli bir nedeni var mı?

"Evet, seçimden sonra sendika ile ilgili herhangi bir beyanım olmadı. Görevi devralan arkadaşlara bir süre zaman tanımak ve onları izlemek bence doğru olandı. Çünkü bizden daha iyi yöneteceklerini iddia ettiler ve delegelerimizin kıymetli oylarıyla seçimi kazandılar. "

Şu an ki, yönetimi başarılı buluyor musunuz ?

"Her insan başarılı olmak ister. Fakat bu yönetimin içinde başarıya odaklı bir aşk yok, işlerine sevdalı değiller. Günü kurtarma peşindeler, teşkilatçılığı bilmiyorlar. Kendilerini merkezde, üyeleri uzakta tutuyorlar. Bu zamana kadar kenarda durdum ve izledim. Gördüm ki sendika her geçen gün daha kötüye gidiyor. Sendika yönetmek başarılı olmak şov yapmakla olmuyormuş. Bunu bariz şekilde görmüş olduk. Üyelere boş vaadler dağıtarak hayaller satarak başarılı olamayacakları baştan belliydi. Sendikamızı daha ileri götüreceklerini vaad eden bu yönetim sendikayı çok geriye götürdü. Şu anki durum içler acısı. Üye sayısı 7000 lerden 4000'lere düşmüş, üç büyük hastanede yetki kaybedilmiş durumda. Bu durum bizleri çok üzüyor. bunca yıllık emeğimizi beceriksizlikleriyle heba ediyorlar. 

Çalışmadan yorulmadan, güçlü bir sendikayı devraldılar. Ancak, bu davayı büyütme ve daha ileriye götürme gayreti göstermediler. Var olan başarıyı tüketerek yan gelp yatan bir anlayış içinde oldular. Tespitlerimde haklı konuştuğum açıkça görülüyor ki, sendikamızın Adana’ daki itibarı ve üye sayısı  ile yetki sayısı ortada. Kısacası bunların tarlada izi yok, başarıda izi yok, ancak bunların gözü harmanda olduğu gün gibi ortadadır. Bizim dönemimizdeki sendikal başarımıza inanmayanlara 'hodri meydan" arşivleri açabiliriz."

Size göre, Adana Sağlık Sen’i tekrar zirvelerde görmek için neler gerekiyor?

"Öncelikle gücümüzü sağlık çalışanı arkadaşlarımızdan aldığımızın bilincinde olmak gerekiyor. Tüm arkadaşların katkı sunduğu bir yönetim anlayışı benimsenmeli. Üyeden aldığımız gücü üyelerimizin hak ve menfaatleri doğrultusunda kullanılması gerekiyor. Yani "Sen yoksan bir eksiğiz", "Birimiz hepimiz Hepimiz Birimiz" düsturuyla hareket etmeliyiz..
Yeni dönemde aday olmayı, yeniden sahaya inmeyi düşünüyor musunuz?

Açıkçası yakın bir zamana kadar düşünmüyordum. Çok fazla sayıda üye ve delege arkadaşımız beni arıyor, görüşüyoruz. Üyelerimizde çok büyük bir huzursuzluk hakim. Üye arkadaşlarımız sendikal hak arama mücadelesinde sahipsizler, haklarının savunulmadığını düşünüyorlar. Sahanın yeniden bir dirilişe toparlanmaya ihtiyacı var. Bu sebeple üyelerden gelen seslere kulak tıkamak mümkün değil. Tüm üyeleri kapsayan, ayrım yapmadan kimseyi ötekileştirmeden büyük bir aile bütünlüğü anlayışıyla bu dirilişi gerçekleştirmek gerekiyor. 

Sendikamız son 3 yıldır çok büyük kayıplarla ve belirsizliklerle dolu durumdadır. Onun içindir ki bizler sendikamızın erimesini daha çok zayıflamasını ve kötü yönetilmesini  istemiyoruz. Bu başarısızlıklar bizleri yıldırmayacak ve inşallah yeniden yeni bir anlayışla ve tecrübelerimizle yola çıkmayı düşünüyorum. Sendikamızı hak ettiği zirvelere çıkaracağız. Bu yönetime artık Kral Çıplak diyoruz. Tekrar zirvede olmak için tüm üye arkadaşlarla yeniden yenilenerek ehliyetli liyakatli davasına sevdalı arkadaşlarla yola çıkıyoruz. Her kim bu kötü gidişata dur demek istiyorsa hep brlikte yol yürümeye davet ediyorum.
SEFER BİZDEN ZAFER ALLAH'tan.."