Af Örgütü Yöneticisi AİHMde Hak Arıyor
ADANAADANA'da, Uluslararası Af Örgütü Türkiye Şubesi Denetleme Kurulu üyesi Güven Boğa'ya 2009- 2012 yılları arasında katıldığı yürüyüş, eylem ve basın açıklamaları nedeniyle İl Emniyet Müdürlüğü'nce '5326 Sayılı Kabahatler Kanunu'na muhalefet' suçundan 9 kez farklı tutarlarda idari para cezası verildi.
ADANA HABER - Toplamda bin 577 lira para cezası ödeyen Güven Boğa cezalara yaptığı itirazlar Adana Sulh Ceza Mahkemesi'nce reddedildi.
İç hukuk yolları kapanınca Avrupa İnsan Hakları Mahkemesine (AİHM) başvurdu. Güven Boğa, "Uluslararası alanda insan hakları ve demokrasi için mücadele ederken, Türkiye'de hala bu tür cezalarla karşılaşmak üzücü" dedi.
İç hukuk yolları kapanınca Avrupa İnsan Hakları Mahkemesine (AİHM) başvurdu. Güven Boğa, "Uluslararası alanda insan hakları ve demokrasi için mücadele ederken, Türkiye'de hala bu tür cezalarla karşılaşmak üzücü" dedi.
Uluslararası Af Örgütü Türkiye Şubesi Denetleme Kurulu üyesi olan, Eğitim ve Bilim Emekçileri Sendikası (Eğitim-Sen) Eğitim-Sen Adana Şubesi'nde 6 yılı başkan olmak üzere toplam 11 yıl yöneticilik yapan Güven Boğa'ya, 2009'da 'Dersim protestosu' ve 'KESK eylemi'ne katılması nedeniyle, Kabahatler Kanunu'na göre 140'ar lira, 2010'da 'Tekel işçilerine destek yürüyüşü', 'İsmet İnönü İlköğretim Okulu'na grev pankartı asma', 'Yargılanan Halkevi üyelerine destek', 'Kreş hakkı' ve '19 Aralık cezaevi operasyonlarını protesto eylemi' nedeniyle 143'er lira, 2011'de 'Karşıyaka Endüstri Meslek Lisesi'ne grev pankartı asma' nedeniyle 500 lira ve 28 Mart 2012'de 'Eğitimde 4+4+4 uygulamasına karşı yürüyüş' nedeniyle de 82 lira idari para cezası kesildi. Afiş asma, emre karşı davranış Redwin ve benzeri suçlardan toplamda bin 577 lira ceza kesilen Boğa, yasa gereği Kabahatler Kanunu ile ilgili tek yetkili mahkeme olan Sulh Ceza Mahkemeleri'ne başvurarak itirazda bulundu. İtirazlar reddedilince Boğa, toplam bin 577 liralık cezayı ödedi.
Sulh Ceza Mahkemeleri'nde Kabahatler Kanunu ile ilgili konularda verilen kararlar Yargıtay aşaması olmayıp 'kesin' sayıldığı ve o dönemde Anayasa Mahkemesi'ne bireysel başvuru hakkı henüz tanınmadığı için iç hukuk yolları tükenince Güven Boğa AİHM'e cezaların iptali için 9 ayrı başvuruda bulundu. AİHM de başvuruları kabul ederek yargılama sürecini başlattı.
'BERAAT EDİNCE CEZALANDIRILIYORUZ'
18 yıllık biyoloji öğretmeni 50 yaşındaki Güven Boğa Adana'da Asliye Ceza Mahkemeleri'nde '2911 Sayılı Gösteri Yürüyüşleri Kanunu'na muhalefet' suçlamasıyla hakkında 17 dava açıldığını söyledi. Bu davaların 11'inden beraat ettiğini ve 6'sının da sürdüğünü belirten Boğa şunları söyledi:
"Şimdi '2911 Sayılı Gösteri Yürüyüşleri Kanunu'na muhalefet' suçlamasıyla açılan davalardan beraat edince, beni ve benim gibi kişileri cezalandırmak için Kabahatler Kanunu'na göre idari para cezası kesiliyor. Biz bu cezalara itiraz ediyoruz ve genelde itirazlarımız reddediliyor. Böylece iç hukuk yolları tükenmiş oluyor. Bu kabul edilemez bir durumdur. Para cezasıyla bir cezalandırma ve baskı politikası uygulanıyor. Uluslararası alanda insan hakları ve demokrasi için mücadele ederken, Türkiye'de hala bu tür cezalarla karşılaşmak üzücü."
'HAK' VURGUSU
İşçi ve memur eylemlerinden, öğrencilerin açıklamalarına, yasal bildiri dağıtmaktan olaysız protesto yürüyüşlerine kadar her şeyin 'kabahat' sayıldığını öne süren Boğa, şunları söyledi:
"Katıldığım yürüyüşler ve eylemler esnasında ulusal güvenlik, ülke bütünlüğü veya kamu güvenliği açısından herhangi bir taşkın hareket söz konusu olmamıştır. Ülkemizin de taraf olduğu Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesinin 10'uncu maddesi 'İfade özgürlüğü' başlığını taşır. Herkes görüşlerini açıklama ve anlatım özgürlüğüne sahiptir. Bu hak, kanaat özgürlüğü ile kamu otoritelerinin müdahalesi ve ülke sınırları söz konusu olmaksızın haber veya fikir alma ve verme özgürlüğünü de içerir. Gerçekleştirilen tüm eylemlerimiz bu kapsam ve sınırlar içerisinde kalmaktadır. Türkiye'yi uluslararası hukuk çerçevesinde zor duruma sokacak olan bu uygulamanın devamını savunmak, Türkiye'yi maddi ve manevi zararlara sokmak anlamına gelecektir. Demokratik sınırlar içerisinde gerçekleştirdiğimiz basın açıklamaları ve yürüyüşleri para cezalarıyla engelleyemeyeceğini belirtmek isterim."
KABAHATLER KANUNU
İlgili yasada kabahatler şöyle sıralanıyor: Emre aykırı davranış, Dilencilik, Kumar, Sarhoşluk, Gürültü, Rahatsız etme, İşgal, Tütün mamullerinin tüketilmesi, Çevreyi kirletme, Afiş asma, Silah taşıma.
Bir fiil hem kabahat hem de suç olarak tanımlanmış ise, sadece suçtan dolayı yaptırım uygulanabiliyor. Ancak, suçtan dolayı yaptırım uygulanamayan hallerde kabahat dolayısıyla yaptırım uygulanıyor.
İlginizi Çekebilir