Karantina günlerim -2
TÜRKİYEKarantina günlerim -2
İlk günler sıkıcıydı. Sonra her şey yoluna girdi. Odalarda herkes tek kalıyor aile olanlar ise birlikte kalabiliyorlardı. Koridora çıkmak yasak olduğu için komşu odalarımızla kapıdan kapıya ya da pencereden pencereye konuşuyoruz. Sağlık çalışanlarına destek her gün burada devam ediyor. Bizim pencereden yaptığımız alkışlara polisler ve ambulanslar sirenleri ile eşlik ediyorlar.
Şu an burada komple iyilik hakim.Yurtlar müdürlüğü, Kızılay AFAD UMKE bütün Emniyet ve Sağlık çalışanları bizler için çalışıyorlar. Hepsi beyaz tulum, maske ve eldiven kullanıyorlar. Unuttukları zaman uyarıyoruz. Kapıya çıkmadan ilk işimiz maske takmak oluyor. Kendimizi korurken aynı zamanda onları da korumuş oluyoruz. Temizlik yapan bayanlar işlerini gerçekten büyük bir titizlikle yapıyorlar.
Adana'daki Aile hekimim de sürekli iletişim halinde, halimi hatırımı ve isteğim olup olmadığını soruyor. Ben de gayet iyi ateşim olmadığını söylüyorum. Dün odamda biraz spor yapma fırsatım oldu. Spordan hemen sonra ateş ölçmeye geldiler. Haliyle biraz yüksek çıktı. Biraz dinlendikten sonra normal sınırlara ulaştı.
Karantina yurdunun karşısında lüks bir site var. Çocuklar köpeklerini gezdirmeye geliyor, uzaktan uzağa selamlaşıyoruz. Geçmiş olsun dileklerini iletiyorlar.
20 yıldır bitiremediğim romanımı burada yazmaya devam ediyorum. Sanırım tembelliğimden buradada bitiremeyeceğim.
Yan odalardan Edip Akbayram'dan 'Aldırma Gönül' sesleri geliyor. Bazısı cezaevine moduna geçmiş durumda. Ama burası bizim ve ülkemiz için kendimizi onlardan izole ettiğimiz bir yer. Avrupa'dan kapmış olabileceğimiz bu bitesi virüsü başkalarına da çok kolay şekilde ulaştırabiliriz. Bu yüzden Sağlık Bakanlığı 14 gün bizleri burada misafir ediyor. Kendi odamı kendim temizlemeye başladım. Çünkü bolca vaktim var. Belki temizlikçi bayanlar bu sayede çok geç saate kadar temizlikle uğraşmaz, kendilerini bu riskli ortamdan hemen uzaklaştırırlar. Yaşlı ve şeker hastaları için diyet menüsü başladı.Fakat ertesi gün birçok amca ve teyze biz doymuyoruz diye yemek dağıtan personele şikayetlerini ilettiler. Onlara doktor tavsiyesi ile ara öğün takviyesi yapıldı. Ayrıca vejeteryan olanlara da etsiz yemekler çıkmaktadır. Anlayacağınız burada işler dışarıdan daha iyiye gidiyor.
Karşı sitenin bahçesinde yaşlı amca cirit atıyordu. Karantinada kalan arkadaşlarım pencereden yüksek sesle amca evden çıkma neden çıkıyorsun dediler. Amca cevap vermeden hemen uzaklaştı. Ayrıca Kandil günü iki üç grup halinde insanlar ellerinde seccade ile bir yerlerden geliyorlardı. Ya camiye gittiler kapalı olduğu için geri döndüler yada bir yerlerde toplanıp ibadet yapmışlardı. Saat itibariyle yatsı çoktan geçmişe benziyordu.Umarım ikincisini yapmamışlardır. Ben karantinada olduğum halde dışarıda insanların yasaklara uymadığını ve virüsü dikkate almadıklarını gayet iyi gözlüyorum. Umarım bu yasakları önemser ve bu virüs bitene kadar evde kalırız. Şimdilik anlatacaklarım bu kadar. Bir daha ki yazıma kadar umarım bu virüs biter. Lütfen "EVDE KAL".
İlginizi Çekebilir