© Adana Haber - 2005

Öğretmenlere 'Beyanat Soruşturması

Adana İl Milli Eğitim Müdürlüğü Gezi Parkı eylemlerine katıldığı için haklarında soruşturma başlattığı 13 öğretmenin arasında bulunan Eğitim ve Bilim Emekçileri Sendikası Adana Şubesi Hukuk Sekreteri Orhan Alıcı ile üye Mehmet Akarsubaşı hakkında, 'Basına neden beyanat verdiniz?' diye yeni bir soruşturma daha başlattı.

ADANA HABER - Öğretmenler yeni soruşturmaya da tepki gösterdi.

Adana Milli Eğitim Müdürlüğü 2 hafta önce kentte 4-19 Haziran 2013 tarihleri arasında yapılan Gezi Parkı eylemlerine katıldıkları gerekçesiyle Eğitim-Sen Adana Şubesi Başkanı Kamuran Karaca, yönetim kurulu üyeleri Orhan Alıcı, Ahmet Karagöz, Esra Aslan Kösele, Yalçın Alçiçek, Abdullah Yalçın ve Halil Kara ile üyeler Mehmet Akarsubaşı, Kenan Kalkan, Mehmet Rüştü Şatır, Münir Korkmaz, Ayhan Topal ve Birol Satar hakkında soruşturma başlattı.

Müfettişler soruşturma başlatılan öğretmenlere eylemlerde çekilen fotoğraflarını göstererek, 'Adana'da düzenlenen eylemlere katıldınız mı?' ve 'Kitleyi yönlendirdiniz mi?' sorularını yöneltti.

TEPKİ GÖSTERMİŞLERDİ

Açılan soruşturma kapsamında savunmasını yapan 36 yıllık sınıf öğretmeni Orhan Alıcı ve 25 yıllık sınıf öğretmeni Mehmet Akarsubaşı, gazetecilere soruşturmayla ilgili açıklama yaptı. Her iki öğretmen de demokratik eylemlere katıldıklarını ve açılan soruşturmanın meşru olmadığını söyledi. Orhan Alıcı ve Mehmet Akarsubaşı'nın yaptığı bu açıklamalar basında yer aldı.

Bunun üzerine de Adana Valiliği'nin isteğiyle İl Milli Eğitim Müdürlüğü'nce öğretmen Orhan Alıcı ve Mehmet Akarsubaşı hakkında yeni bir soruşturma daha başlatıldı. Yeni soruşturma kapsamında savunmasını yapan öğretmenlere, gazete kupürleri gösterilip, 'Bu beyanatı siz mi verdiniz?' sorusu yöneltildi.

'DEMOKRATİK ÜLKELERDE BU TÜR SORUŞTURMALAR AÇILMAZ'

Başlatılan yeni soruşturmanın demokratik olmadığını bildiren Eğitim-Sen Adana Şubesi Hukuk Sekreteri Orhan Alıcı, şunları kaydetti:

"Soruşturmalarla ilgili basına beyanat vermiştim. Bunların haksız soruşturma olduğunu, bizim üzerimizde baskılama oluşturmak istendiğini, bunun da demokratik olmadığını açıklamak istemiştim. Bu beyanım üzerine de Adana Valiliği'nin isteğiyle İl Milli Eğitim Müdürlüğü yeni bir soruşturma açtı. Bu soruşturmanın çok demokratik olmadığını da düşünüyorum. Çünkü memurlar da dahil olmak üzere taraf olduğumuz uluslararası sözleşmelere göre sendikacılar beyanat verebilir. Eğitim-Sen Adana Şubesi Hukuk Sekreteri görevini yürütüyorum. Haksızlığa karşı kamuoyu oluşturmak için beyanat verme hakkım var. Bu hakkıma rağmen, 'Neden beyanat verdiğim?' soruluyor. Bu soruşturmanın amacı Eğitim-Sen üyelerini, kamu emekçilerini bir baskı altına alma çabasıdır, örgütlenme özgürlüğünü engellemektir. Soruşturma kapsamında müfettişler bana gazete küpürlerini gösterip, 'Bu demeci siz mi verdiniz?' diye sordu. Ben de verdiğimiz demecin demokratik ve bir hak olduğunu söyledim. İnsanların gözünü korkutmak, gözdağı vermek amaçlanıyor. Bu soruşturma baskı anlamına geliyor. Sesimizi kesmek istiyorlar. Ama buna rıza göstermeyeceğiz. Demokratik ülkelerde bu tür soruşturmalar açılmaz. Bu soruşturmanın sonucunda çok bir şey çıkacağını düşünmüyorum."




İlginizi Çekebilir

TÜM HABERLER