Abone ol
Sedat Peker sosyal medya hesabından 'başkanlık sistemi' hakkında açıklamalarda bulundu. Peker başkanlık sistemini eleştiren MHP'ye Alparslan Türkeş üzerinden cevap verdi.
Sedat Peker: Alparslan Türkeş'e ihanet ediyorlar.
Sedat Peker, Alparslan Türkeş'in Türkiye Cumhuriyeti'nin başkanlık sistemine geçmesini istediğini, şu anki MHP yönetiminin Türkeş'in hatırası olan bu fikre ihanet ettiğini öne sürdü.
İşte Sedat Peker'in o açıklamaları
"Son günlerde kamuoyunu çokça meşgul eden başkanlık sistemi ile ilgili düşüncelerimi sizlerle paylaşmak isterim. Bizler gençliğimizin ilk yıllarında cennetmekân Başbuğ Alparslan Türkeş'in fikirlerinden etkilenmiş olan bir neslin mensubuyuz. Bu sebeple Başbuğ Alparslan Türkeş'in hayata ve milletimize dair düşüncelerine karşı her zaman merak içerisinde olduğumuzdan devamlı suretle araştırmalar yapardık. 1980 öncesinde MHP'nin oyu yüzde üç civarındayken, Alparslan Türkeş çeşitli konferanslar düzenleyerek, Türkiye Cumhuriyeti'nin başkanlık sistemine geçmesi gerektiğini bütün herkese anlatmaya çalışıyordu.
Şu anki MHP oy oranı yüzde on üç olmasına rağmen başkanlık sistemine karşı olan cephenin neredeyse sözcülüğünü yapar duruma gelmiştir. Başbuğ Alpaslan Türkeş yüzde üç oyu varken de bir gün iktidar olacağına inanıyordu. Kendisinin çektiği çileler sayesinde bugün yüzde on üç oy alan MHP üst yönetimi ise biz başkan çıkaramayız korkusuyla Başbuğ'un hatırası olan bu fikre muhalefet etmektedir. Başbuğ'un Türk siyasetinde savunduğu fikirlerinden olan siyasete girme yaşının aşağıya çekilmesi, aktif dış politika izlenmesi, başkanlık sistemine geçilmesi ne yazık ki bugün AK Parti tarafından savunuluyor, (MHP üst yönetimi tarafından ise bu üç fikre de çok sert bir şekilde karşı çıkılıyor.)
Başbuğ'u da AK Parti'ye çalışmakla suçlamış olacaklar!
Ülkücülerden oy isterken Başbuğ Alpaslan Türkeş'in ismini ve hatırlarını kullanacaksınız, ancak onun kurduğu parti de onun fikirlerinin tam karşısını savunacaksınız. Ben bunu gerçekten anlayamıyorum. Dikkat ederseniz kendime ait hiç bir yorum katmadan cennetmekân Başbuğ'un fikirlerini söyledim. Şefkat Çetin ve avanesi acaba beni şimdi tekrardan AK Parti'ye çalışmakla mı suçlayacaklar? Bunu gerçekten merak ediyorum. Ancak suçlamayı yapmadan önce çok iyi düşünmeliler(Şefkat Çetin ve avanesi). Çünkü dolaylı olarak, cennetmekân Başbuğ'u da AK Parti'ye çalışmakla suçlamış olacaklar.
Şefkat Çetin ve arkadaşlarını o koltuklardan kaldırın
Devlette ve sivil hayatta kendini yetiştirmiş Başbuğ Alpaslan Türkeş'in fikirlerini rehber edinmiş genç arkadaşlara lütfen partinin kapılarını açın. O koltukları hak etmeyen Şefkat Çetin ve arkadaşlarını da o koltuklardan kaldırın. Yoksa MHP'nin bırakın iktidar partisi olmayı, iktidara yaklaşabilmesi bile mümkün görünmemektedir.
Bu ülke de koalisyon hükümeti olan dönemleri hatırlayanlar şunu çok iyi bilirler. Koalisyon hükümetlerinde ülkeyi millet değil, medya patronları, yabancı istihbarat servisleri, para baronları, ve de onlara uşaklık yapmayı kabul eden hainler yönetir (Siyonist İsrail'in gizli servisi MOSSAD'ın iş birlikçileri ile kurduğu örümcek ağlarına yakalanmamamızın tek şartı güçlü bir yönetimdir). Başbuğ Alpaslan Türkeş'in söylemiş olduğu Türk insanının en iyi yönetim biçimi başkanlık sistemidir, fikrine katılıyorum. Tarihteki başarılarımızın da bunun en iyi delili olduğuna inanıyorum."
Haberin alındığı kaynak » www.milliyet.com.tr
Sedat Peker, Alparslan Türkeş'in Türkiye Cumhuriyeti'nin başkanlık sistemine geçmesini istediğini, şu anki MHP yönetiminin Türkeş'in hatırası olan bu fikre ihanet ettiğini öne sürdü.
İşte Sedat Peker'in o açıklamaları
"Son günlerde kamuoyunu çokça meşgul eden başkanlık sistemi ile ilgili düşüncelerimi sizlerle paylaşmak isterim. Bizler gençliğimizin ilk yıllarında cennetmekân Başbuğ Alparslan Türkeş'in fikirlerinden etkilenmiş olan bir neslin mensubuyuz. Bu sebeple Başbuğ Alparslan Türkeş'in hayata ve milletimize dair düşüncelerine karşı her zaman merak içerisinde olduğumuzdan devamlı suretle araştırmalar yapardık. 1980 öncesinde MHP'nin oyu yüzde üç civarındayken, Alparslan Türkeş çeşitli konferanslar düzenleyerek, Türkiye Cumhuriyeti'nin başkanlık sistemine geçmesi gerektiğini bütün herkese anlatmaya çalışıyordu.
Şu anki MHP oy oranı yüzde on üç olmasına rağmen başkanlık sistemine karşı olan cephenin neredeyse sözcülüğünü yapar duruma gelmiştir. Başbuğ Alpaslan Türkeş yüzde üç oyu varken de bir gün iktidar olacağına inanıyordu. Kendisinin çektiği çileler sayesinde bugün yüzde on üç oy alan MHP üst yönetimi ise biz başkan çıkaramayız korkusuyla Başbuğ'un hatırası olan bu fikre muhalefet etmektedir. Başbuğ'un Türk siyasetinde savunduğu fikirlerinden olan siyasete girme yaşının aşağıya çekilmesi, aktif dış politika izlenmesi, başkanlık sistemine geçilmesi ne yazık ki bugün AK Parti tarafından savunuluyor, (MHP üst yönetimi tarafından ise bu üç fikre de çok sert bir şekilde karşı çıkılıyor.)
Başbuğ'u da AK Parti'ye çalışmakla suçlamış olacaklar!
Ülkücülerden oy isterken Başbuğ Alpaslan Türkeş'in ismini ve hatırlarını kullanacaksınız, ancak onun kurduğu parti de onun fikirlerinin tam karşısını savunacaksınız. Ben bunu gerçekten anlayamıyorum. Dikkat ederseniz kendime ait hiç bir yorum katmadan cennetmekân Başbuğ'un fikirlerini söyledim. Şefkat Çetin ve avanesi acaba beni şimdi tekrardan AK Parti'ye çalışmakla mı suçlayacaklar? Bunu gerçekten merak ediyorum. Ancak suçlamayı yapmadan önce çok iyi düşünmeliler(Şefkat Çetin ve avanesi). Çünkü dolaylı olarak, cennetmekân Başbuğ'u da AK Parti'ye çalışmakla suçlamış olacaklar.
Şefkat Çetin ve arkadaşlarını o koltuklardan kaldırın
Devlette ve sivil hayatta kendini yetiştirmiş Başbuğ Alpaslan Türkeş'in fikirlerini rehber edinmiş genç arkadaşlara lütfen partinin kapılarını açın. O koltukları hak etmeyen Şefkat Çetin ve arkadaşlarını da o koltuklardan kaldırın. Yoksa MHP'nin bırakın iktidar partisi olmayı, iktidara yaklaşabilmesi bile mümkün görünmemektedir.
Bu ülke de koalisyon hükümeti olan dönemleri hatırlayanlar şunu çok iyi bilirler. Koalisyon hükümetlerinde ülkeyi millet değil, medya patronları, yabancı istihbarat servisleri, para baronları, ve de onlara uşaklık yapmayı kabul eden hainler yönetir (Siyonist İsrail'in gizli servisi MOSSAD'ın iş birlikçileri ile kurduğu örümcek ağlarına yakalanmamamızın tek şartı güçlü bir yönetimdir). Başbuğ Alpaslan Türkeş'in söylemiş olduğu Türk insanının en iyi yönetim biçimi başkanlık sistemidir, fikrine katılıyorum. Tarihteki başarılarımızın da bunun en iyi delili olduğuna inanıyorum."
Haberin alındığı kaynak » www.milliyet.com.tr
Yorum Yazın