Abone ol
MHP Genel Başkan Devlet Bahçeli televizyondaki gıda reklamlarını eleştirerek, "Mesela çikolata reklamı, dondurma reklamı. Bunu alan var, alamayan var. Birileri buna imkan kılarken, öbürünün ağzını sulandırmaya ne hakkınız var sizin?" dedi.
ADANA HABER - Bahçeli, partisinin merkez Yüreğir ilçesi Yavuzlar Mahallesi'nde düzenlediği açık hava toplantısında, 76 milyonluk Türkiye nüfusunun 44 milyonunun yoksul olduğunu ifade ederek, "Bu yoksulların içerisinden 13 milyonu vardır ki bu açlık sınırının altındadır. Açlık sınırının altında demek gece gündüz çocukların rızkını kazanabilmek için imkanı olamayan gündelik çalışmalarla bir gün bakıp bir gün yatan insanlardan oluşuyor. Bir baba düşünün ki 4 çocuğuyla açlık sınırının altında. Eşi diyor ki akşam ne yapayım 'bir şey düşün' diyor. 'Evde yok ki' diyor 'ne getirebileceksin akşam' diyor, bir bulgur dahi pirinç dahi hele hele et tavuk hayal olmuş eve getiremiyor. Evde çoluk çocuk bir şeyler umuyor. Hele hele son zamanlarda bunlara dikkat etmek lazım" diye konuştu.
"AÇ KİM OLURSA OLSUN..."
Televizyon ekranlarında yer alan reklamların büyük bir çoğunluğunu genellikle gıda harcamaları üzerindeki ürünlerin oluşturduğunu söyleyen Bahçeli, şöyle devam etti:
"Mesela çikolata reklamı, dondurma reklamı, baklava reklamı, bilmem ney ney bunu alan var alamayan var. Yoksul da olsa televizyon seyreden de var. Yani, tamam reklamını yap tanıtıcılığını yap ama birilerini buna imkan kılarken öbürünün ağzını sulandırmaya ne hakkınız var sizin? Onun için bu açlık önemli bir konudur. Açlık akşam eve gelirken bir şey getirememenin ezikliğidir. Açlık çocukların isteklerini karşılayamamak. Bir gün çalışıp 3 gün yemek demektir. Türkiye'de böyle bir durum var. Bunun etnik unsuru olmaz mezhep farkı olmaz. Aç, kim olursa olsun Allah'ın yarattığı bir kul olarak yaşayamayan geçinemeyen bir insan demektir."
Açlığın altında yatan sebebin gelir dağılımındaki adaletsizlik olduğunu ifade eden Bahçeli, "Gelir dağılımında nüfusun yüzde 20'lik bölümü milli gelirden yüzde 56 pay alıyorsa geri kalanlardan yüzde 20'lik dilim milli gelirden yüzde 4,5 pay alıyorsa aradaki fark çok büyük bir uçurumdur. Bunun böyle devam etmesi halinde krizlerle yanlış ekonomik politikalarla yoksullaşma gittikçe artarsa Türkiye'de Allah muhafaza yiyenlerle yiyemeyenlerin kavgası başlar" dedi.
.gif)
"AÇ KİM OLURSA OLSUN..."
Televizyon ekranlarında yer alan reklamların büyük bir çoğunluğunu genellikle gıda harcamaları üzerindeki ürünlerin oluşturduğunu söyleyen Bahçeli, şöyle devam etti:
"Mesela çikolata reklamı, dondurma reklamı, baklava reklamı, bilmem ney ney bunu alan var alamayan var. Yoksul da olsa televizyon seyreden de var. Yani, tamam reklamını yap tanıtıcılığını yap ama birilerini buna imkan kılarken öbürünün ağzını sulandırmaya ne hakkınız var sizin? Onun için bu açlık önemli bir konudur. Açlık akşam eve gelirken bir şey getirememenin ezikliğidir. Açlık çocukların isteklerini karşılayamamak. Bir gün çalışıp 3 gün yemek demektir. Türkiye'de böyle bir durum var. Bunun etnik unsuru olmaz mezhep farkı olmaz. Aç, kim olursa olsun Allah'ın yarattığı bir kul olarak yaşayamayan geçinemeyen bir insan demektir."
Açlığın altında yatan sebebin gelir dağılımındaki adaletsizlik olduğunu ifade eden Bahçeli, "Gelir dağılımında nüfusun yüzde 20'lik bölümü milli gelirden yüzde 56 pay alıyorsa geri kalanlardan yüzde 20'lik dilim milli gelirden yüzde 4,5 pay alıyorsa aradaki fark çok büyük bir uçurumdur. Bunun böyle devam etmesi halinde krizlerle yanlış ekonomik politikalarla yoksullaşma gittikçe artarsa Türkiye'de Allah muhafaza yiyenlerle yiyemeyenlerin kavgası başlar" dedi.
Yorum Yazın