Abone ol
30 Mart seçimlerinde partili seçmenin yanısıra, Sözlü'ye oy veren CHP'liler ve diğer partilerden çok önemli bir kısım MHP adayını desteklemişti.
Aradan çok değil 15 ay geçti, birinci parti durumundaki MHP ilk seçimde ciddi şekilde düşüş yaşayarak üçüncü parti konumuna kadar geriledi.
Ya da;
En iyimser tahmin:
Devlet terbiyesi Cumhurbaşkanına saygısızlığı kaldırır mı?
Ardından çıktığınız televizyon programında bir kez daha Cumhurbaşkanına yönelik adeta kahve ağzı bir yaklaşımla, "Cumhurbaşkanı benim hakkımı gasp edecek, hakkımı yiyecek, bende havaalanına gidip 'efendim az yediniz biraz daha yiyin deyip' takla açacağım. Bu saatten sonra benim Cumhurbaşkanına hürmetim bitmiştir" diyeceksiniz.
Konuşma tarzınızı değişiklik yapmadan aynen yazıyorum:
Hırsızlıkla suçladığınız o dönemin Başbakanı kimdi ? Kim kızıylan (!) oğluylan (!) hırsızlık yaptı?
Her fırsatta dile getirdiğiniz gibi, 'korkusuz iseniz, gücünüze güveniyorsanız' hırsızlıkla itham ettiğiniz o kişiyi, başbakanı açıklarsınız!
Ayrıca,
Sayın Cumhurbaşkanı sizin hangi hakkınızı GASP etti Sayın Sözlü, gerçekten de merak ediyoruz..
'Ben de aynı şeyi düşünüyor ve fiili ehliyete sahip bir vatandaş olarak tarafınızdan hakkımın gasp ettiğinizi düşünüyorum' desem sizce bu yaklaşım biçimi hakkaniyete sığar mı?
Umuyoruz ki aynı açıksözlü, vakur ve samimi kişiliğinizle bu sorularımızı yanıtlarsınız.
Adana Büyükşehir Belediye Başkanı Hüseyin Sözlü ne yapmaya çalışıyor, nasıl bir strateji izliyor anlam veremiyorum?
Genel seçimler sürecinde ve sonrasında yaptığı açıklamalarla dikkatleri üzerine çeken Sayın Sözlü, 7 Haziran seçimlerinde yerelde alınan oy oranları ile kıyaslandığında ciddi bir oy kaybına uğradı.
30 Mart seçimlerinde partili seçmenin yanısıra, Sözlü'ye oy veren CHP'liler ve diğer partilerden çok önemli bir kısım MHP adayını desteklemişti.
Aradan çok değil 15 ay geçti, birinci parti durumundaki MHP ilk seçimde ciddi şekilde düşüş yaşayarak üçüncü parti konumuna kadar geriledi.
Aklımıza bunlar geliyor:
- Vatandaş büyükşehir'den istediği hizmeti bulamadı da, bu nedenle mi Sözlü'ye sırtını döndü?
Ya da;
Hüseyin Sözlü, vatandaşın gözünde abartılı şekilde mi büyütülmüştü de, 'takke düşüp kel görününce' gerçekler ortaya mı çıktı?
En iyimser tahmin:
- Milletvekilleri halkın onayladığı adaylar değil miydi?
Muharrem Varlı ve Seyfettin Yılmaz, Sözlü'nün aksine, Adana halkı tarafından hiç bir olumsuz eleştiriye maruz kalmadılar. Ülkücü taban tarafından seviliyor, benimseniyor ve de samimiyetlerinden kaygı duyulmuyor. Bu iki kere ikinin dört ettiği kadar doğru!
Halkla sürekli iç içeler. Burunları kaf dağında değil. Vatandaşla aralarına mesafe koymadıkları gibi, dertliye, derman isteyene bir telefon kadar yakınlar.
. . .
Devlet terbiyesi Cumhurbaşkanına saygısızlığı kaldırır mı?
Hüseyin Sözlü'ye sormak gerek;
"İtham dolu sözlerinizle 'anasının ak sütü gibi helal ve temiz oylarla' Reis-i Cumhur seçilme başarısını gösteren Tayyip Erdoğan'a, ilaveten Ak Partiye gönül verenlere, her iki kişiden birinin oyunu alarak o makama oturan o kişiye yaptığınız saygısızlıkla aslında Türk Milletinin bütününü yaraladığınızı aklınıza getirmiyor musunuz?
"İtham dolu sözlerinizle 'anasının ak sütü gibi helal ve temiz oylarla' Reis-i Cumhur seçilme başarısını gösteren Tayyip Erdoğan'a, ilaveten Ak Partiye gönül verenlere, her iki kişiden birinin oyunu alarak o makama oturan o kişiye yaptığınız saygısızlıkla aslında Türk Milletinin bütününü yaraladığınızı aklınıza getirmiyor musunuz?
Önce Türkiye Cumhuriyeti'nin yüzde 52 oy alarak seçilmiş cumhurbaşkanına hiç bir ilin belediye başkanın göstermediği bir tarz üzerine açıklama yapıyor, 'Şimdi gelme seçimden sonra gel' şeklindeki garabet dolu sözleri sarf ediyorsunuz.
Ardından çıktığınız televizyon programında bir kez daha Cumhurbaşkanına yönelik adeta kahve ağzı bir yaklaşımla, "Cumhurbaşkanı benim hakkımı gasp edecek, hakkımı yiyecek, bende havaalanına gidip 'efendim az yediniz biraz daha yiyin deyip' takla açacağım. Bu saatten sonra benim Cumhurbaşkanına hürmetim bitmiştir" diyeceksiniz.
Bu ilk vukuatınız değil şüphesiz! 30 Mart yerel seçim süresinde, Sheraton Otel'de düzenlenen Ceyhanspor'un dayanışma gecesinde AK Parti Adana Milletvekili Necdet Ünüvar ile Kaymakam Gürbüz Karakuş'un oturduğu masaya yürüyerek "Siz kimsiniz? Kızıylan, oğluylan hırsızlık yapan başbakanlar telefonda yakalanmadılar mı bu memlekette? Siz onların sözcülüğünü yapmıyor musunuz" şeklinde aynı konuşma biçimi ve özel bir gırtlak namesi ile bu sözleri sarf etmediniz mi?
Konuşma tarzınızı değişiklik yapmadan aynen yazıyorum:
Hırsızlıkla suçladığınız o dönemin Başbakanı kimdi ? Kim kızıylan (!) oğluylan (!) hırsızlık yaptı?
Her fırsatta dile getirdiğiniz gibi, 'korkusuz iseniz, gücünüze güveniyorsanız' hırsızlıkla itham ettiğiniz o kişiyi, başbakanı açıklarsınız!
Bu sözler Adana Büyükşehir Belediye Başkanlığı makamını işgal eden size ait.
Ayrıca,
Sayın Cumhurbaşkanı sizin hangi hakkınızı GASP etti Sayın Sözlü, gerçekten de merak ediyoruz..
Bu kadar ağır bir suçla itham ettiğiniz Cumhurbaşkanın size yaptığı haksızlığı açıklayın da bilelim .
'Ben de aynı şeyi düşünüyor ve fiili ehliyete sahip bir vatandaş olarak tarafınızdan hakkımın gasp ettiğinizi düşünüyorum' desem sizce bu yaklaşım biçimi hakkaniyete sığar mı?
. . .
Ak Parti İl Başkanı Fikret Yeni'yi sanırım bir çoğumuz görsel ve yazılı basından tanırız. Hiç bir zaman nezaket ölçüsünden ayrılmadığını, beyefendi kişiliği ile takdir topladığını hepimiz biliyoruz .
Bir televizyon programında "Fikret Yeni ve arkadaşları size karşı seçimden sonra sertleşecekmiş, ne diyeceksiniz?" sorusuna bakın nasıl bir cevap veriyor?
"Zaten Fikret'in 'YUMUŞAK' olduğunu bende görüyorum. Çok YUMUŞAK! Sertleşirse iyi olur."
Üslubunuzun ne anlama geldiğini halkımızın takdirine bırakıyorum. İyi ya da kötü, takdir sizlerin.
. . .
Sayın Sözlü haktan hukuktan bahsetmişken sormadan geçemeyeceğim;
Üç dönem Ceyhan belediye başkanlığı yaptınız. Büyükşehir belediye başkanısınız. Bu süreç içerisinde birinci derece aile fertlerinizden belediyede de görev verdiğiniz kişiler oldu mu?
Devam ediyorum:
- Ceyhan da ikamet ettiğiniz evinize, çiftliğinize, tarlalarınıza, dükkanlarınıza, menkul ya da gayrı menkullere hangi dönem diliminde sahip oldunuz?
- Ceyhan belediye başkanı olmadan önce ve sonra sizin ve ailenizin mal varlığınızı açıklamayı düşünüyor musunuz ?
- Adana Büyükşehir Belediyesinde ve yan kuruluşlarında görev yapan taşeron işçilerin -aralarında temizlik işçileri de var- iki aydan bu yana maaş alamadıkları doğru mu?
- MHP Yüreğir ilçesinde geçen olayda da aynı sertlikle olaya el koydunuz mu?
- Genel Merkez - İzgioğlu ve aranızda geçen olayın aslı nedir?
Umuyoruz ki aynı açıksözlü, vakur ve samimi kişiliğinizle bu sorularımızı yanıtlarsınız.
Yorum Yazın