Abone ol
Yerel seçimlerin yaklaştığı şu günlerde..
Yerel seçimlerin yaklaştığı şu günlerde belediye başkan adaylarının sıkça dile getirdiği 'Birlikte Yönetmek'vurgusunun 'Nasıl Olabileceği' hususunu gözardı etmemeliyiz…
Çağdaş kentlerin ranta dayalı uygulamalar yerine ülke çıkarlarını ve toplumsal gereksinimleri esas alan, insana ve doğaya duyarlı politikaların yaşama geçirilmesi ile inşa edilebilir…
'İmar barışı' adı altında getirilen bir ucube kanunla insanlara kendi evlerinin mezar yapıldığı, mühendislik ilkeleri yok sayılarak hayata geçirilen rant projelerinin neden olduğu felaketler ile sık karşılaşıyoruz, 21 vatandaşımızın yaşamını yitirdiği İstanbul Kartal' da yıkılan bina bunun en somut örneği imar affının kaçınılmaz sonucu olduğu önümüze çıkmıştır…
Halkın bu kararların alınmasına ve uygulanmasına doğrudan müdahil olması, yerel yönetimlerle birlikte ülke demokrasisini de geliştirecektir.
15-16 Mart 2019 tarihlerinde IV. Adana Kent Sorunları Sempozyumunun ana teması 'Kentleşemeyen Adana'olarak belirlendi. Sempozyumda bir yandan Adana'nın mevcut durumunu yansıtmayı, diğer yandan ise kente ve kentleşmeye dair çözüm önerileri sunabilen her kesime açık bir platform oluşturulmalı…
Tarihinden beri üreten bir kent olan Adana'nın ranta dayalı ekonomi politikaları sonucu can damarları kesildiğini, tarımı ve sanayisinin gerilediğini, gelişmişlik ve yaşam kalitesindeki sıralamasının hep gerilere düşmüştür.
Kentin temel teknik altyapısının çözülemeyişi, kentten nitelikli göçün artmasını sağlarken beraberinde kente entegre olamayan demografik yapı ortaya çıkarmıştır.
Büyük köy görünümünden kurtulma iddiası ile oluşan yapılaşma, yüksek yoğunluklu kişiliksiz ve kimliksiz bir kent estetiği oluştururken, son yıllardaki kentsel dönüşüm veya parsel bazında dönüşüm çalışmaları da geleneksel kent kimliğini yok etmektedir.
Adana maalesef tüm bunların sonucu olarak kentleşme olgusunu yakalayamamış bir kenttir. Bu tablonun ortadan kaldırılması ancak kamu yararı gözeten hizmet anlayışıyla, emekçilerin, kent yoksullarının çıkarlarının savunulmasıyla mümkün olur ki bunun sağlanmasında yerel yönetimlere önemli sorumluluklar düşmektedir.
TMMOB Adana İl Koordinasyon Kurulu, Adana’nın kentleşme ile ilgili mevcut durumunu ortaya koymak, yaşanabilir bir Adana için bilimsel-teknik bilgi birikimi doğrultusunda öneriler oluşturmak, çözüm önerilerinin toplumun her kesimi ile ortaklaştırılabileceği platformlar oluşturmak hedefi ile 2008, 2011 ve 2015 yıllarında 'Adana Kent Sorunları Sempozyumları' düzenlemiştir.
Ancak ne yazıktır ki geçen bunca zaman içerisinde, kent için ortaya koymuş olduğumuz projeksiyonun yaşama geçirilmesi doğrultusunda en küçük bir adım atılmamıştır.
Adana, ne geçmişten devraldığı plansızlık, yetersiz ulaşım ve altyapı sorunları ile temel kentleşme prensiplerini çözebilmiş ne de yakın gelecekte bu sorunları çözebilecek gibi görünmektedir.
Çağdaş kentlerin ranta dayalı uygulamalar yerine ülke çıkarlarını ve toplumsal gereksinimleri esas alan, insana ve doğaya duyarlı politikaların yaşama geçirilmesi ile inşa edilebilir…
'İmar barışı' adı altında getirilen bir ucube kanunla insanlara kendi evlerinin mezar yapıldığı, mühendislik ilkeleri yok sayılarak hayata geçirilen rant projelerinin neden olduğu felaketler ile sık karşılaşıyoruz, 21 vatandaşımızın yaşamını yitirdiği İstanbul Kartal' da yıkılan bina bunun en somut örneği imar affının kaçınılmaz sonucu olduğu önümüze çıkmıştır…
Halkın bu kararların alınmasına ve uygulanmasına doğrudan müdahil olması, yerel yönetimlerle birlikte ülke demokrasisini de geliştirecektir.
15-16 Mart 2019 tarihlerinde IV. Adana Kent Sorunları Sempozyumunun ana teması 'Kentleşemeyen Adana'olarak belirlendi. Sempozyumda bir yandan Adana'nın mevcut durumunu yansıtmayı, diğer yandan ise kente ve kentleşmeye dair çözüm önerileri sunabilen her kesime açık bir platform oluşturulmalı…
Tarihinden beri üreten bir kent olan Adana'nın ranta dayalı ekonomi politikaları sonucu can damarları kesildiğini, tarımı ve sanayisinin gerilediğini, gelişmişlik ve yaşam kalitesindeki sıralamasının hep gerilere düşmüştür.
Kentin temel teknik altyapısının çözülemeyişi, kentten nitelikli göçün artmasını sağlarken beraberinde kente entegre olamayan demografik yapı ortaya çıkarmıştır.
Büyük köy görünümünden kurtulma iddiası ile oluşan yapılaşma, yüksek yoğunluklu kişiliksiz ve kimliksiz bir kent estetiği oluştururken, son yıllardaki kentsel dönüşüm veya parsel bazında dönüşüm çalışmaları da geleneksel kent kimliğini yok etmektedir.
Adana maalesef tüm bunların sonucu olarak kentleşme olgusunu yakalayamamış bir kenttir. Bu tablonun ortadan kaldırılması ancak kamu yararı gözeten hizmet anlayışıyla, emekçilerin, kent yoksullarının çıkarlarının savunulmasıyla mümkün olur ki bunun sağlanmasında yerel yönetimlere önemli sorumluluklar düşmektedir.
RANT PROJELERİ…
'Yerel Yönetimlerde Katılımcılık Paneli' ve 'Adana 4. Kent Sorunları Sempozyumu' öncesinde çağdaş kentler; kadim kent kültürünü her yönüyle korumak ve yaşatmak kaydıyla, güvenli, sağlıklı, temel insan ihtiyaçlarının karşılandığı, kent yaşamının gerektirdiği teknik altyapı ile sosyal olanaklara sahip, kültür ve sanatın yaşam bulduğu doğa ve çevre koruma bilinci gelişmiş, yaşanabilir kentler vurgusu öne çıkmalıdır…
TMMOB Adana İl Koordinasyon Kurulu, Adana’nın kentleşme ile ilgili mevcut durumunu ortaya koymak, yaşanabilir bir Adana için bilimsel-teknik bilgi birikimi doğrultusunda öneriler oluşturmak, çözüm önerilerinin toplumun her kesimi ile ortaklaştırılabileceği platformlar oluşturmak hedefi ile 2008, 2011 ve 2015 yıllarında 'Adana Kent Sorunları Sempozyumları' düzenlemiştir.
Ancak ne yazıktır ki geçen bunca zaman içerisinde, kent için ortaya koymuş olduğumuz projeksiyonun yaşama geçirilmesi doğrultusunda en küçük bir adım atılmamıştır.
Adana, ne geçmişten devraldığı plansızlık, yetersiz ulaşım ve altyapı sorunları ile temel kentleşme prensiplerini çözebilmiş ne de yakın gelecekte bu sorunları çözebilecek gibi görünmektedir.
Yorum Yazın