Bu yılın 8 Aralık tarihinde Fransa’nın başkenti Paris’te Fransız Senatosunda,Türkiye Dostluk Grubunun himayesinde Fransa-Türkiye Komitesi Derneği tarafından Ankara Antlaşmasının 100. yılı Konferansı düzenlendi.
Bu konferansta konuşmacıların vurguladığı en önemli nokta ise; Ankara Antlaşması veya Franklin Bouillon Antlaşması olarak bilinen bu antlaşma ile Atatürk’ün başında bulunduğu TBMM hükümetini ve Misak-ı Milli sınırlarını ilk tanıyan ülkenin Fransa olduğu vurgusu idi.
Bu Antlaşmanın ilk adımlarını, Atatürk 10/5/1919 da Samsun’a çıktığı zaman İstanbul’dan Samsun’a kadar Bandırma gemisini İngiliz savaş gemilerine karşı koruyan Fransız savaş gemisinin genç 2.Komutanı Robert Louise Griffe anılarında şöyle anlatmıştır: "Mustafa Kemal’i 19/5/1919 da Samsun’da kaldığı yerde aynı gün ziyaret ettim. Beni ayakta ve arkası dönük karşıladı.Kendisi de oturmadı ve benim oturmama da izin vermedi. Ayakta kendisinin ikram ettiği sigara ve şekerli Türk kahvesini içerken yaptığımız sohbette Paşaya ne yapmaya karar verdiniz diye sordum . Verdiği cevap: Türk Milleti esareti kabul etmez, Ankara’ya gideceğiz ve yeni Türk Devletini kuracağız idi. Bende kendisine hayırlı olsun Paşam dedim ve Mustafa Kemal ile birlikte hareket etmenin gerekliliğini Paris’e arz ettim"
TBMM hükümeti Dışişleri Bakanı Yusuf Kemal Tengirsek Bey ve Fransa hükümeti özel temsilcisi Henry Franklin Bouillon tarafından 20 Ekim 1921'de imzalanan bu antlaşma ile iki devlet arasındaki savaşa son verilmiş, Fransa 10 Ağustıs 1921 de' Osmanlı Devleti ile imzalanan Sevr Antlaşması ile Kilikya (Çukurova) da elde ettiği tüm haklarından vazgeçerek bunu TBMM'ne devretmiştir.
Fransa yaptığı bu atakla Türkiye’nin uluslararası platformda tanınmasının ilk adımını atmıştır. Daha sonra yapılan 24 Temmuz 2023 Lozan Antlaşması ile müttefikler, Mustafa Kemal hükümetini tanımış ve 29 Ekim 1923'de Türkiye Cumhuriyeti Devleti kurulmuştur.
Ankara Antlaşmasının 9. maddesi Mustafa Kemal’in geçmişine ne kadar önem verdiğinin bir delilidir. Antlaşmanın bu maddesi ile, Osmanlı Hanedanın kurucusu Osman Beyin dedesi Süleyman Şah’ın Caber Kalesinde bulunan Türk Mezarı diye tanınan alanın Türkiye'ye bırakılması, orada Türk Askeri ve bayrağı bulundurulması kayıt altına alınmıştır.
Bu maddeyi Mustafa Kemal bizzat istemiş ve Fransa tarafı da kabul etmiştir. Şu anda ise; bu toprağın durumu yoruma gerek duyulmayacak kadar açık ve üzücüdür. Ankara Antlaşması iki ülke iki millet arasında yıllardır var olan ama zaman zaman çeşitli nedenlerle kesintiye uğrayan Türk-Fransız ilişkilerinin en iyi göstergelerinden biridir.