Son zamanlarda toplumumuzda giderek artan saygısızlık, şiddet, hoşgörüsüzlük, tahammülsüzlük, sabırsızlık en yakınımızdaki insanlara bile sirayet etmeye başladı.
Şüphesiz her insan, her canlı saygıyı sevgiyi hak eder. Lakin çevremizdeki, en yakınımızdaki; annelerimize, babalarımıza, akrabalarımıza, öğretmenlerimize daha bir ihtimam göstermemiz gerekmektedir.
“Cennet annelerin ayakları altındadır”, “Anne cennet kapılarının ortasındadır.”
Allah-u Teala Kur’an-Kerimde; “Biz insana, anne babasına en güzel biçimde davranmasını emrettik” diye buyuruyor.
Anne-babaya, akrabaya, yetimlere, yoksullara, yakın-uzak komşuya, arkadaşa, yolcuya, ellerinizin altında bulunanlara iyi davranın. Hem dinimiz hem de örf ve adetlerimiz bizlere bu yönde telkinde, uyarıda bulunuyor.
“Bana bir harf öğretenin kırk yıl kölesi olurum” diyen Hz. Ali (ra) ilmin ve ilim öğretenin önemine vurgu yaparken günümüze baktığımızda; bütün bilgisini aktaran öğretmenlerimize şiddet! Sağlığımız için uğraşan, emek eden doktorlarımıza şiddet!
Bunun yanı sıra trafikte, yolda, sokakta, okulda, işyerinde, stadda, restoranda her yerde yaşlı, bayan, çocuk, hasta fark etmeksizin zorbalığa maruz kalıyor.
Bilmiyorum bu gidişat nereye..?
Acilen önlem alınıp özümüze, benliğimize, örfümüze, dinimize, Türklüğümüze dönmemiz gerekiyor.
Anadolu insanı merttir, merhametlidir, yardımseverdir, küçüğüne büyüğüne, atasına ecdadına saygıda kusur etmez.
Toplumsal yozlaşmanın temel nedenlerinden biri tüm dünyada olduğu gibi ülkemizde de sosyal medya..
Çok hızlı değişen trendler, çılgın akımlar, şiddet, korku, ahlaksız içerikli oyunlara da artık yasal düzenleme getirilmeli, kısıtlamalara gidilmeli.
Bu gidişata ‘bir dur!’ denmeli artık.
Yorum Yazın