Selam Olsun Kadınlarımıza, Onlara Minnettarız!
30 Ağustos Zafer Bayramını kutluyoruz.
Sevinçle gururla ve bu vatanı bize kazandıran Mustafa Kemal ATATÜRK ‘ün keskin askeri zekasının önünde hürmetle eğilerek.
Bitmiş bir imparatorluk işgal edilmiş topraklar ve kan gölüne dönmüş bir Anadolu’yu bizlere kazandıran tüm komutanlarımıza şehitlerimize rahmet dilemek bizlerin vatan borcudur.
Anadolu, Türkiye Cumhuriyeti Devletinin yeniden doğduğu topraklar.Bu topraklar değişik kökenleri olsa bile cesur kadınlarımızla doludur ki, bu haysiyetli ve onurlu kadınlarımız bu gün kutladığımız zafer için tüm mücadeleyi yapmıştır.
Kimler mi onlar? Tek tek hatırlayalım beraberce.
Onbaşı Halide: Halide Edip Adıvar.. Bizlerin büyük hatip ve yazar olarak tanıdığı Kurtuluş Savaşı sırasında Mustafa Kemal'in yanından ayrılmayan, sivil olduğu halde onbaşı rütbesini alan kadınımız.
Şerife Bacı:İnebolu’dan kağnısıyla, bebeği ile birlikte silah ve mühimmat taşıyan cesur yürek.
Erzurumlu Kara Fatma: Sadece kadınlardan oluşan birliğe sahip olan ve bu birlikle 25'e yakın Yunan subayını esir alan Seher Erden.
Gördesli Makbule: Cesur yürekli kadın. Gördesli baskınına uğrayınca arkadaşlarına cesaret vermek için öne atıldığı an başından vurularak ölen cesur kadın.
Çanakkaleli Emir Ayşe: Şehit kocasının düğün armağanı olan Yakut küpeleri bozdurarak kendine silah alıp Yörük Ali Efenin ekibine katılan Emir Ayşe.
Karakol Teşkilatının yöneticisi Naciye Faham hanım ki, bu teşkilat Kurtuluş Savaşı sırasındaki tüm istihbarat işini yürütmüştür.
Bu teşkilattan; Topkapılı Ebe Hemşire Şahende Hanıma ve bu teşkilat için canla başla çalışan, genelev kadını diye küçümsenen cesur yüreklere ve bu teşkilat bünyesine katılarak istihbarat toplayan tüm Anadolu kadınlarımıza,
Anadolu'da savaşa gönüllü katılmayan erkeklere başındaki yemenisini atarak, "Alın bununla örtünün verin silahları ben şavaşırım" diyen yürekli Kezban kadına,
Düğününde takılan altınlarını Ankara’ya silah için bağışlayan Kastamonulu Ayşe"ye,
Düşmanla işbirliği yapan oğlunu vurarak, dağa çıkıp efelerle birlikte Yunan ordusuyla savaşan Domaniçli Habibe'ye,
Tüm kurtuluş mücadelesinde tüfeği ile yatıp kalkan, gönüllü savaşan Senem Ayşe'ye,
Saraydan bilgi taşıyan Fehime Sultan Hanımefendiye,
Sivaslı Fatma Seher'e,
Erkek kılığında savaşan Halime Çavuşa
Ve daha nicelerine bu ülke çok şey borçludur.
Türkiye Cumhuriyeti Anadolu toprakları üzerinde tasarlanmış filizlenmiş ve kurulmuştur.
Bu toprakların kadını için kökeni ne olursa olsu 'Vatan Namustur'.
Yüce Atatürk bu toprakların kadınlarına güvendiği için kadınımızın sosyal, siyasal ve diğer hak ettiği hakları, dünya devletlerinin bir çoğundan önce yerine getirmiş olduğu gibi, kadının eğitilmesinin önemine dikkat çekmiştir.
Bizler bu toprakların kadınları olarak ilelebet bize verilen bu emaneti şerefle taşırken ANADOLU'da filiz veren cumhuriyetimizin koruyucu olacağız.
Evet bu topraklar ANADOLU, milyonlarca yürekli cesur anaların ve kadınların var olduğu topraklar.
Bir Anadolu kadını olarak bizlere bu zaferi sağlayan isimlerin bazılarını verebildiğim ve bilmediğim tüm yürekli kadınlarımıza ve ATATÜRK'e minnet borçluyuz.Ruhları şad olsun
Yorum Yazın