Özelleştirme diyerek Türkiye’nin neyi var neyi yoksa sudan ucuza elden çıkarılıyor. Batan geminin malları misali darphane gibi para basan kurumlar bile üç on paraya devrediliyor.
Siyonistlerin kıskacında, faiz ve borç batağından kurtulamayan ancak her fırsatta “biz borç verecek duruma geldik” diyerek böbürlenen iktidar sıfırı tüketiyor. Sattığı borcuna yetmiyor, günü kurtarma peşindeler. Satılacak değer kalmayınca ne yapacaklar?
Gerçekte giden milletten gidiyor! Milletin geleceğinden, refahından gidiyor. İnsanımız gece-gündüz çalışmasına rağmen ihtiyaçlarını bile tam olarak karşılayamıyor. Herkeste bir mutsuzluk-umutsuzluk var. Kimse olması gereken yerde değil. Her gün bir öncekinden daha kötüye gidiyor. İçerdeki ve dışardaki rantiyeye pompalanan paralar millete harcansa durum böyle mi olurdu? Elbette ki olmazdı!
İşçi, memur, emekli… Herkes geçim derdi çekiyor. Büyük bir işsizlik var. Gizli işsizlerde hesaba katıldığında durum daha da vahim oluyor. Her şeye zam gelirken dünyanın en pahalı yakıtını kullanırken maaş artışlarında bunun esamisini bile göremiyoruz.
AB aşığı politikacılara oradaki maaşları sorduğunuzda size cevap dahi vermiyor duymazdan geliyorlar. Yaşlılarımızdan eski günleri dinlerken emekli olanların ikramiyeleri ile rahatlıkla ev ve hatta araba alabildiklerini ve maaşları ile de rahatça geçinebildiklerini duyuyoruz. Şimdi ise emekli ikramiyeleri ile ancak birkaç kredi kartı borcu kapatılabiliyor. Maaşta yetmediği için çalışmadan günlük ihtiyaçlar karşılanamıyor.
Bütün bunlara rağmen gözümüzün içine bakarak rahatlıkla yalan söyleyen bürokratlar iyice itici olmaya başladılar. Bu satışların aslında ne kadar kârlı olduğunu, ülkede yoksulluğun ve genç işsizlerin olmadığını söylüyorlar. Bunlar hangi ülkenin yöneticileri? Bir şeyler mi içmişler, rüya mı görüyorlar, hayal dünyasında mı yaşıyorlar?
Türkiye’de bu satışların kaymağını birkaç aile yiyor. Yaptıkları talanlar malum medya tarafından öve öve bitirilemiyor ve dünyanın hiçbir yerinde böyle bir durumun olmadığı söyleniyor. Doğrudur, dünyanın hiçbir yerinde böyle talan, böyle vurgun göremezsiniz. Zenginlik insanlar arasında yayıldığı ölçüde ekonomi sağlıklıdır. A’dan Z’ye her şeyin tek bir ailenin elinde olduğunu söylemek ve bunu övmek uyutma gayretinden başka bir şey değildir.
Tabii gazı alınmışların dışındakilerin uyutulmasından bahsediyorum!