Tam da, 'Fazlı Bayram Hadi gitti camia huzura kavuştu' derken bu kez de, Hadi bakiyesi bazı çalışanların varlığı 'eski hamam eski tas' görüntüsü vermeye başladı.
Fazlı Bayram Hadi'nin yerine gelen Abdülkadir Ataşbak, saygın bir kişi. Beyefendi, çalışkan, dürüst. Bu özellikler yeter mi? Hayır! Adana Spor il müdürlüğünde var olan/olması muhtemel cambazlıkları önleyebilmesi için kurt bürokrat profili çizen birine şiddetle ihtiyaç var. Farklı bir deyişle: 'Yeni İl Müdürünün arkasında da gözü olmalı ki kılçık yemesin..'
Ataşbak, ilk hatayı göreve geldiği ilk gün taşları oynatmamakla yaptı. Halbuki, yumruğunu masaya vurmalı, eskinin izlerini bir kalemde silmeliydi. İlerleyen zamanda buna 'sırtından hançerlenme' riskini üstlenerek yenilerini ekledi.
Fazlı Bayram Hadi'nin her alanda gözünü kırpmadan kullandığı, 'Cemal Demirağ, Mahmut Kır ve Beleş Mehmet', Ataşbak tarafından adeta sahiplenildi. Demirağ Özel Kalem Müdürlüğüne, Kır, Personel Şube Müdürlüğüne Beleş Mehmet (Özdemir) ise makam şoförü olarak, geçmişte hüküm sürdükleri saltanat kayığına iade edildiler.
Bu üçlünün Fazlı Bayram Hadi'ye ne denli yakın olduğunu 'bilmezden, görmezden, duymazdan' gelen Ataşbak, tüm uyarıları kulak arkası etmeye devam ediyor.
Ataşbak'ın kendisi hakkında yapılmış/yapılacak (!) şikâyetlerin ne şekilde ve nasıl kurgulandığı, istihbaratın nereye, kim ya da kimler tarafından aktarıldığını bilmesi için müneccim olmasına hiç gerek yok. Malum kişilerin hakkında küçük bir araştırma yapsa yeterdi.
Deneyimli bir bürokrat kimsenin ekmeği ile oynamaz.. Fakat, iradesini ortaya koyma noktasında zaaf da göstermez. Akıllı bir idareci sağ kolunu oluşturan kadrosunu iki dünya bir araya gelse, selefinin 'nam salmış' bakiyesinden oluşturmaz.
Çalışma arkadaşlarını seçemeyecek kadar bürokratik destekten yoksunsa da; iş bilen, malum sebeplere karşı mücadele veren kıdem sahibi birilerinden komplekse girmeden yardım alır, kurum içi dengeyi lehine çevirmesini bilir, kafası görev yaptığı sürece rahat eder, bu sayede enerjisini sadece işine verebilir.
Bunu da yapamıyorsa ruhuna şimdiden el fatiha!
Fazlı Bayram Hadi'nin yerine gelen Abdülkadir Ataşbak, saygın bir kişi. Beyefendi, çalışkan, dürüst. Bu özellikler yeter mi? Hayır! Adana Spor il müdürlüğünde var olan/olması muhtemel cambazlıkları önleyebilmesi için kurt bürokrat profili çizen birine şiddetle ihtiyaç var. Farklı bir deyişle: 'Yeni İl Müdürünün arkasında da gözü olmalı ki kılçık yemesin..'
Ataşbak, ilk hatayı göreve geldiği ilk gün taşları oynatmamakla yaptı. Halbuki, yumruğunu masaya vurmalı, eskinin izlerini bir kalemde silmeliydi. İlerleyen zamanda buna 'sırtından hançerlenme' riskini üstlenerek yenilerini ekledi.
Fazlı Bayram Hadi'nin her alanda gözünü kırpmadan kullandığı, 'Cemal Demirağ, Mahmut Kır ve Beleş Mehmet', Ataşbak tarafından adeta sahiplenildi. Demirağ Özel Kalem Müdürlüğüne, Kır, Personel Şube Müdürlüğüne Beleş Mehmet (Özdemir) ise makam şoförü olarak, geçmişte hüküm sürdükleri saltanat kayığına iade edildiler.
Bu üçlünün Fazlı Bayram Hadi'ye ne denli yakın olduğunu 'bilmezden, görmezden, duymazdan' gelen Ataşbak, tüm uyarıları kulak arkası etmeye devam ediyor.
Ataşbak'ın kendisi hakkında yapılmış/yapılacak (!) şikâyetlerin ne şekilde ve nasıl kurgulandığı, istihbaratın nereye, kim ya da kimler tarafından aktarıldığını bilmesi için müneccim olmasına hiç gerek yok. Malum kişilerin hakkında küçük bir araştırma yapsa yeterdi.
Deneyimli bir bürokrat kimsenin ekmeği ile oynamaz.. Fakat, iradesini ortaya koyma noktasında zaaf da göstermez. Akıllı bir idareci sağ kolunu oluşturan kadrosunu iki dünya bir araya gelse, selefinin 'nam salmış' bakiyesinden oluşturmaz.
Çalışma arkadaşlarını seçemeyecek kadar bürokratik destekten yoksunsa da; iş bilen, malum sebeplere karşı mücadele veren kıdem sahibi birilerinden komplekse girmeden yardım alır, kurum içi dengeyi lehine çevirmesini bilir, kafası görev yaptığı sürece rahat eder, bu sayede enerjisini sadece işine verebilir.
Bunu da yapamıyorsa ruhuna şimdiden el fatiha!
Mehter marşı ile geldi ise,
İzmir marşı ile gider...
Bizden uyarması..
İzmir marşı ile gider...
Bizden uyarması..
