Başlığa bakıp MHP'li Erdoğan'la ilgili negatif bir yazıyı kaleme aldığımı düşünmeyin. Sözüm Erdoğan ve sevenlerinden dışarı...
Ahmet Erdoğan'ın beyefendi kişiliğini söylemeye gerek var mı? Son derece düzgün, ilkeli bir yaşam tarzı olduğunu hepimiz biliyoruz.
Peki o halde adını neden geçiriyorum?
. . .
MHP Adana İl'de ortaya çıkan bir kaç isim var.
Mevcut İl Başkanı Mustafa İzgioğlu'nun miadını doldurduğunu söylersek hata yapmamış oluruz. İzgioğlu, bir zamanlar 'halı saha işletmeciliği' adına Ceyhan'da icazet aldığı Hüseyin Sözlü ile yollarını tamamiyle ayırmış durumda.
Şimdilerde, Sarıçam Belediye Başkanı Bilal Uludağ ve Milletvekili Seyfettin Yılmaz ile flört ediyor.
Huylu huyundan vazgeçer mi?
Ayrı kamplarda sürekli fiskos yapmanın siyasetteki adı 'Hizip' ise İzgioğlu bir köşeden diğerine atlamış durumda.
Diğer aday Hüseyin Sözlü'den icazetli Yusuf Baş...
Bir gazeteye "daha iyisini yapmak üzere adayım" diye beyanat vermiş...
Adama sormazlar mı: "hizmet verebilecek makul bir sürede Aladağ Belediye Başkanlığı yaptın. Oradaki insanlara ne verdin de üzerine koymayı, Adana'daki MHP teşkilatlarına ve de kamuoyuna artı değer katmayı hesaplıyorsun."
Bu sözlerde kastedilen Sözlü ve Büyükşehir imkanları ile bir şeyler yapmak ise onun da sağlıklı bir çözüm olduğuna inanmıyorum. Buna halk dilinde 'el '.....' ile gerdeğe girmek' denir. Kişilere yaslanmakla kalıcı başarıdan bahsedilemez.
Yusuf Baş'ı geçiniz...
Diğer adaylardan Hasan Yaman düzgün bir insan, beyefendi bir kişilik. Yaman seçilse MHP Adana'da kalite konuşur, seviye kazanır.. Realiteye ve Sözlü'nün adayı iması ile hatalı bir başlangıç yapmasına rağmen yine de 'Onun bunun adamı ' yönünde tercih almayan Yaman'ın delege ağırlığına sahip olmadığını söylemekle birlikte adının il başkanlığı seçimine renk katacağını ifade edebiliriz.
Gençliğin ve tabanın sesi Serkan Çiçek umulanın aksine 35-50 civarında delegeyi adı etrafında birleştirmişe benziyor. Çiçek'in il başkanlığı yarışında şansının olmadığını söyleyenler bu gerçeği göz ardı ediyor. Çiçek iddia edildiği gibi il başkanlığı ipini göğüsleyemebilir ancak bazılarının da koşu yoluna ayağını uzatabilir, aman dikkat!
Gelelim Ahmet Erdoğan'a...
Bırakınız adaylığı, il başkanlığı için gönüllerdeki ismin 'Ahmet Erdoğan' olduğunu söylersek, delegelerin nabzını da aynı oranda yansıtmış oluruz.
Hüseyin Sözlü'nün aklından geçen ismin Ahmet Erdoğan olduğuna da yüzde yüz eminim, ancak Erdoğan'ın ayak oyunlarına girmemek adına ve de, 'iplerin güç odağının elinde' olduğu bir yönetim anlayışını kabul etmeyecek kadar onurlu bir kişiliğe sahip olduğunu biliyorum.
İddia ediyorum ki, Erdoğan'ın İl Başkanlığında kamuoyu nezdinde kazanan MHP olurdu, şimdiki umutsuzluk ve 'acaba kaç vekil çıkarırız, mevcudu koruyabilir miyiz?' korkusu da yaşanmazdı. Fırsat kaçtı...
Her şeyden önemlisi 'yüksek rakımlı tepelerde' tavan yapan 'ayık gezmeme alışkanlığının' gelenekselleşme endişesinden bahsedilemezdi.
Ne demek istediğim sanırım anlaşılmıştır...
Ahmet Erdoğan'ın beyefendi kişiliğini söylemeye gerek var mı? Son derece düzgün, ilkeli bir yaşam tarzı olduğunu hepimiz biliyoruz.
Peki o halde adını neden geçiriyorum?
. . .
MHP Adana İl'de ortaya çıkan bir kaç isim var.
Mevcut İl Başkanı Mustafa İzgioğlu'nun miadını doldurduğunu söylersek hata yapmamış oluruz. İzgioğlu, bir zamanlar 'halı saha işletmeciliği' adına Ceyhan'da icazet aldığı Hüseyin Sözlü ile yollarını tamamiyle ayırmış durumda.
Şimdilerde, Sarıçam Belediye Başkanı Bilal Uludağ ve Milletvekili Seyfettin Yılmaz ile flört ediyor.
Huylu huyundan vazgeçer mi?
Ayrı kamplarda sürekli fiskos yapmanın siyasetteki adı 'Hizip' ise İzgioğlu bir köşeden diğerine atlamış durumda.
Diğer aday Hüseyin Sözlü'den icazetli Yusuf Baş...
Bir gazeteye "daha iyisini yapmak üzere adayım" diye beyanat vermiş...
Adama sormazlar mı: "hizmet verebilecek makul bir sürede Aladağ Belediye Başkanlığı yaptın. Oradaki insanlara ne verdin de üzerine koymayı, Adana'daki MHP teşkilatlarına ve de kamuoyuna artı değer katmayı hesaplıyorsun."
Bu sözlerde kastedilen Sözlü ve Büyükşehir imkanları ile bir şeyler yapmak ise onun da sağlıklı bir çözüm olduğuna inanmıyorum. Buna halk dilinde 'el '.....' ile gerdeğe girmek' denir. Kişilere yaslanmakla kalıcı başarıdan bahsedilemez.
Yusuf Baş'ı geçiniz...
Diğer adaylardan Hasan Yaman düzgün bir insan, beyefendi bir kişilik. Yaman seçilse MHP Adana'da kalite konuşur, seviye kazanır.. Realiteye ve Sözlü'nün adayı iması ile hatalı bir başlangıç yapmasına rağmen yine de 'Onun bunun adamı ' yönünde tercih almayan Yaman'ın delege ağırlığına sahip olmadığını söylemekle birlikte adının il başkanlığı seçimine renk katacağını ifade edebiliriz.
Gençliğin ve tabanın sesi Serkan Çiçek umulanın aksine 35-50 civarında delegeyi adı etrafında birleştirmişe benziyor. Çiçek'in il başkanlığı yarışında şansının olmadığını söyleyenler bu gerçeği göz ardı ediyor. Çiçek iddia edildiği gibi il başkanlığı ipini göğüsleyemebilir ancak bazılarının da koşu yoluna ayağını uzatabilir, aman dikkat!
Gelelim Ahmet Erdoğan'a...
Bırakınız adaylığı, il başkanlığı için gönüllerdeki ismin 'Ahmet Erdoğan' olduğunu söylersek, delegelerin nabzını da aynı oranda yansıtmış oluruz.
Hüseyin Sözlü'nün aklından geçen ismin Ahmet Erdoğan olduğuna da yüzde yüz eminim, ancak Erdoğan'ın ayak oyunlarına girmemek adına ve de, 'iplerin güç odağının elinde' olduğu bir yönetim anlayışını kabul etmeyecek kadar onurlu bir kişiliğe sahip olduğunu biliyorum.
İddia ediyorum ki, Erdoğan'ın İl Başkanlığında kamuoyu nezdinde kazanan MHP olurdu, şimdiki umutsuzluk ve 'acaba kaç vekil çıkarırız, mevcudu koruyabilir miyiz?' korkusu da yaşanmazdı. Fırsat kaçtı...
Her şeyden önemlisi 'yüksek rakımlı tepelerde' tavan yapan 'ayık gezmeme alışkanlığının' gelenekselleşme endişesinden bahsedilemezdi.
Ne demek istediğim sanırım anlaşılmıştır...