Adana’nın Milli Mücadeleye bayraktarlık yapan şirin ilçesi Pozantı’ya bağlı Akçatekir Belde Belediyesinde ürkütücü olaylar oluyor.
MHP’li Mehmet Kılınçkaya beldede kendisinin kurduğu taşıyıcılar kooperatifinin başkanlığını belediyedeki görevine seçilmesinden sonra da bırakmadı, bırakmıyor.
Bu ilçede yaşanan apayrı bir sıkıntı...
Kılınçkaya hakkında ürkütücü iddialar var.
Pozantı İlçe jandarma ekipleri 7 Nisan günü bu gerekçe ile belediye binasına operasyon yapıyor. Jandarma baskınında çok sayıda bilgisayar ve evraka el konuluyor.
Geçtiğimiz günlerde gerçekleşen bir olaya da dikkat çekmek isterim;
Seriner, ‘Pozantı İlçesi Akçatekir Beldesi Büyüktekir Mahallesi Esentepe Mevkiinde bulunan 355 ada, 2 parselde kayıtlı taşınmazı üzerinde ağaçlandırma yapmak suretiyle’ kiralamak istediğini belirtir bir dilekçe veriyor.
Başvuru işleme konuluyor.
Bu sırada birilerinin karnındaki erik kuruları da ortaya çıkmaya başlıyor...
Genç fidanları koruyan tel çitler hışımla sökülüp atılıyor...
. . .
Kamuoyunun Bilgisine:
Sorumlu gazetecilik gereği, Akçatekir Belediye Başkanı Mehmet Kılınçkaya’yı bizzat aradım. Sekreterinin 'döneceğiz' ifadesine rağmen başkan Kılınçkaya telefona çıkmadığı gibi aramak zahmetinde de bulunmadı.
Bize de bilgi ve evraklar üzerinden yazmak kaldı...
MHP’li Mehmet Kılınçkaya beldede kendisinin kurduğu taşıyıcılar kooperatifinin başkanlığını belediyedeki görevine seçilmesinden sonra da bırakmadı, bırakmıyor.
Bu ilçede yaşanan apayrı bir sıkıntı...
MHP’li Kılınçkaya’nın partisi ile sorunları olduğu ifade ediliyor.
Başta Mustafa İzgioğlu ve yönetim kurulu üyeleri olmak üzere MHP’li il yöneticilerinin Kılınçkaya’ya tavırlı oldukları sır değil.
Buna rağmen ne Kılınçkaya partisinden istifa ediyor, ne de MHP Kılınçkaya’yı onca ağır itham ve iddiaya rağmen ihraç etmek şöyle dursun, sigaya dahi çekmiyor.
Buna rağmen ne Kılınçkaya partisinden istifa ediyor, ne de MHP Kılınçkaya’yı onca ağır itham ve iddiaya rağmen ihraç etmek şöyle dursun, sigaya dahi çekmiyor.
'Devlet Bahçeli ve partisinden zorla istifa ettirilerek ilahlara kurban verilen Aytaç Durak’ın kulakları çınlasın...'
Kılınçkaya hakkında ürkütücü iddialar var.
Bunlardan en önemlisi ‘rüşvet karşılığı 2B arsalarına ve orman arazisine kaçak binalar yapılmasına göz yumduğu ve yapılan binalara usulsüz su aboneliği verildiği’ şeklinde…
Bu nedenle soruşturma geçirdiği öne sürülüyor.
Pozantı İlçe jandarma ekipleri 7 Nisan günü bu gerekçe ile belediye binasına operasyon yapıyor. Jandarma baskınında çok sayıda bilgisayar ve evraka el konuluyor.
Bölgedeki jandarma teşkilatının Kılınçkaya ve ekibinden aynı gerekçeyle yaka silktiği bildiriliyor.
İddialar bunlarla da sınırlı değil;
Kılınçkaya Ailesi ile yakın akraba olan Hasan H. Çelik, isimli bir vatandaş Akçatekir’de ağaç katliamına neden olduğu iddiası ile ilgili Pozantı Sulh Ceza Mahkemesinde 2010/27 numaralı dosya içeriğinde yargılanıyor.
Adana’nın oksijen deposu Akçatekir’in son halini görenler küçük dillerini yutuyorlar.
Belde kuşa çevrilmiş durumda.
Çam ve katran ormanlarıyla ünlü Akçatekir Yaylası'na gidenler, son beş yılda 20 bin ağacın katledildiği beldedeki çevre felaketi karşısında kahroluyorlar.
. . .
Geçtiğimiz günlerde gerçekleşen bir olaya da dikkat çekmek isterim;
Başkan Kılınçkaya’nın akrabası Hasan H. Çelik’in yargılandığı dosya’da yer alan arazi hazineye ait…
Sertaç Seriner isimli duyarlı bir vatandaş Çelik tarafından ‘çöl bozkırları'na benzetildiği iddia edilen çorak alanı yeniden ağaçlandırarak çevreye kazandırmak üzere Pozantı Mal Müdürlüğü’ne başvuruda bulunuyor.
Seriner, ‘Pozantı İlçesi Akçatekir Beldesi Büyüktekir Mahallesi Esentepe Mevkiinde bulunan 355 ada, 2 parselde kayıtlı taşınmazı üzerinde ağaçlandırma yapmak suretiyle’ kiralamak istediğini belirtir bir dilekçe veriyor.
Başvuru işleme konuluyor.
Prosedür gereği, H. Hüseyin Çelik’in marifeti ile çorak hale getirildiği iddia edilen arazi süratle ağaçlandırılıyor ve çevresel etkenlerden zarar görmemesi için de etrafı telle çevriliyor. Bu durum resmi makamlara bildirilerek gerekli kontroller için beklemeye geçiliyor.
Bu sırada birilerinin karnındaki erik kuruları da ortaya çıkmaya başlıyor...
Sertaç Seriner’in kulağına gelecek şekilde ‘kiralanmak istediği arazinin kendilerinden başka kimseye yar edilmeyeceğine’ ilişkin duyumlar geliyorsa da,
Dikkate alınmıyor...
Kısa bir zaman sonra,
Söylentilerin ciddiyet derecesi anlaşılıyor.
Tespit için defterdarlık elemanları beklenirken belediyeciler çıkageliyor...
Akçatekir Belediyesi ekipleri jandarma refaketinde salına salına alana giriyor...
Tam bir gövde gösterisi,
Tam bir şov etkinliği !!
Genç fidanları koruyan tel çitler hışımla sökülüp atılıyor...
Yıkımla ilgili tutanakta ‘Gecekondulaşmayı Önleme’ maddesinin işletildiği anlatılıyor.
Oysa, ortada ne gecekondu var, ne de ön hazırlığı...
Oysa, ortada ne gecekondu var, ne de ön hazırlığı...
Yıkım kararında Akçatekir Belediye Başkanı Mehmet Kılınçkaya’nın dışında, Pozantı İlçe Kaymakamı Kürşat Özdemir’in imzasının da olduğu öne sürülülüyor.
. . .
Görünürde ‘gecekondulaşma’ ile ilgili hiç bir şey yok!
Gelen ekipler gördüklerinden ötürü biraz şaşkın ziyadesi ile de mahçup...
Ancak emir demiri kesiyor, yapılan onca emek ve idealler 'masa başı' harekât planı ile yerle bir ediliyor...
Ancak emir demiri kesiyor, yapılan onca emek ve idealler 'masa başı' harekât planı ile yerle bir ediliyor...
Görüşlerine başvurduğumuz resmi çevreler İlçe Kaymakamı Kürşat Özdemir’in yıkım olayında kandırıldığını ve de (kusura bakmasınlar ama) istemeden kullanıldığını ifade etmektedirler.
Olayda adı geçen kişilerden cevap beklediğimizi,
İddia ve gerçekler ışığında yeni saptamalar yapacağımızı ifade etmek istiyoruz.
Kamuoyunun Bilgisine:
Sorumlu gazetecilik gereği, Akçatekir Belediye Başkanı Mehmet Kılınçkaya’yı bizzat aradım. Sekreterinin 'döneceğiz' ifadesine rağmen başkan Kılınçkaya telefona çıkmadığı gibi aramak zahmetinde de bulunmadı.
Bize de bilgi ve evraklar üzerinden yazmak kaldı...