Toplum depresyonda mı?
Anlaşılan en önemli sorun sevgisizlik.. yan baktı, beni geçti, kornaya bastı, gürültü yaptı, tavuğu bahçeye geçti ve istek şarkıyı bilmedi diye kıyılan canlar. Hepsinin başlığı cehalet, bireyselleşme, ego, temelde ise dejenere değerler, yüksekteki veya aşağıdaki kompleks.. bulaşıcı hastalık gibi, absurt salgın. Aşısı insanlık. Ne ara böyle bir toplum olduk?.
Dizi sezonu başladı.. konular ne kadar halkın gerçek hayatını yansıtıyor? konular deniz kenarında villalar, tekneler, kalburüstüyle geçiyor.. hiç mi sosyal projeler, mahalleler, komşuluk, sevgi kültürü, bütünleştirici halkın kendini bulduğu konular olmaz. Yapım şirketlerinin vatandaş Mualla teyzeden, Hüsamettin abiden, sade vatandaştan haberi var mı? ne yer ne içerler, dizilerin faturasını onlar ödüyor neticede, kayıp giden değerler oluyor halkın gerçek hazinesi..
*
Bu gemi bu.. ara deniz.
Partilerin vatandaşa rağmen sosyal değil işletmeci mantığıyla yönetilmesi, halkın istikbali mağduriyetine mal olmakta.. ticari mantalite, entel kafa ile halktan uzak bir yönetim şekli, şirketi ve elitler eliyle toplumsal iflaslar kaçınılmaz olmakta. Vatandaşı seçimden seçime hatırlayıp oy makinası görme. Tanı.. halkını.
Bütün bunlar olurken siz!. biz napıyoruz?
Gözü açık uyuyanın gözü kapalı uyuyana niye uyuyorsun? demesi.. birbirini dürtüp gördün mü, duydun mu?.
Neticenin uyku modu olduğu gerçeğini değiştirmez. Hayata, engebelerine müdahilliğin, refleksin ölçüsünde uyanıksındır. Velhasıl senin hayattan değil.. hayatın senden haberi var mıdır? mesele.
*
İktidar konuştukça enflasyon yükseliyor, muhalefet konuştukça enflasyon, gündem gündemden düşüyor..
Muhalefet deplasmanda mı?
Paslar ve goller.
Cumhurbaşkanı.. Biz başörtüsü konusunu gündemden çıkardık. Yasal düzenlemeye gerek yok ki, şu anda zaten yasal teminat altında. Şu an ülkemizde böyle bir mesele yok. Biz o sorunu yıllar önce çözdük. "Samimiysen yasa değil, gelin çözümü anayasa düzeyinde yapalım".. ‘pas attı, gole çevirdik’.
İktidar gözleri ışıl, ışıl balıklama..
Muhalefet buyur bir ıslıkda sen çal.
*
Halk geçim derdinde ekmek kavgasında iken, Yunanistan, Kıbrıs, ege derken ülke sarılmış, dünya savaşı kapıda vatandaş temel konularda onca sıkıntı yaşarken.. gündemsiz gündemin başörtüsüne getirilmesi muhalefetçe süper bir nümayiş.. sevinçten sandık ağladı.
*
Topal ördek.. Başörtüsü gündemde değil (öyle bir sorun yok).. güya seçim yatırımı için gündeme getirmek bakalım kimlere yarayacak? Kadınların ayrıştırılıp bir kısıma yasal (anayasal) güvence getirmek, diğer kısma negatif ayrımcılılık olasılığını getirmez mi? bu konunun çözülmüş, gündemde olmamasına rağmen temcit pilavı gibi, yineden muhalefet eliyle sandık masasına sürülmesi asil gündemlere dolayısıyla vatandaşın sorunlarına şaşı bakmak değil midir?. komşunun bahçesine ekilen ekinden gelir beklemek..
Kaş yapayım derken göz çıkmaz mı?
Tek yönlü bir yasal garanti diğer kesimin mağduriyetini yaratabilir mi? topal ördek olmaz mı?. oysa insanın, kişinin hak ve hürriyeti vb temelinde bir başlık herkesi kapsar. Kadının tenceresine bakın birazda boş mu dolu mu? Siyasiler.. kadının huzurunu, eğitimini, fikri serbestisini, yaşam hakkını, çocuklarının istikbalini düşünün. Kadına değil insana, insanlığa odaklanın.. düşün artık kadınların yakasından..
*
Dezenformasyon yasası..
Dezenformasyon nedir? Sosyal alanda bireyleri ve toplumları yönlendirmek amacıyla, yanlış bilgi ve haber vermek için kullanılan bir araç.
Dezenformasyon yasası gelsin tamam, ama herkese.. tüm siyasilere, partilere de, halkı yanlış bilgi ile yönlendiren, aldatan herkese, dürüst siyasete garanti.
*
Helal mi?
İnsanlar genelde vedalaşırken, ayrılırken, ahiret yaklaştıkça, hacca giderken ve özür gereken, hak geçen bir konu olduğunda helallik ister.
Peki siyasiler?.. helalleşmek gereği duyarsa bir kesim, bir olay, bir durum için tek, tek mi? siyasilerin hataları bir kesimi, bir durumu, kişiyi değil, tüm toplumu bağladığından toplumla toptan helalleşmek daha caiz olmalı.
Ve.. ülkede mağduriyetler, sıkıntılar, zayiatlar varsa evvela ülkenin kurucusundan ve silah arkadaşlarından helallik alınması gerekmez mi?
Lafla peynir gemisi yürür mü? yürümez derler ama, geçen gemiler hep peynir yüklü.. deneyelim dedik yükledik peyniri bakalım.
Bir gün daha geçti canım kardeşim, iyilerin yaya kötülerin doludizgin koştuğu.. yine dünya eski hamam eski tas. Siyaset denen şu âlemde elbet vatandaşı biri anlar.
Diyorlar ki geliyor gelmekte olan.. bakalım kim? Bırak gelsin.
Memleketin Sesi
SS.A
Yorum Yazın