Osmanlıca'dan dilimize çevirmiş olduğumuz Fihi Ma fih, Mevlana Celaleddin-i Rumi'nin sohbetlerindeki kaydının oğlu Sultan Veled veya talebelerinden biri tarafından yazılarak, sonradan bu notların bir araya getirilmesiyle meydana gelmiş bir eserdir.
Hemen hemen bütün eserde Hazret-i Mevlana’dan, "Mevlana dedi; buyurdu ki; Hüdavendigar buyurdu ki" şeklinde üçüncü şahıs olarak bahsedilmesi de Fihi Mafih’-'in bizzat Mevlana'nın kaleminden çıkmamış olduğuna dair kesin bir kanıt olabilir.
Sultan-Ulema Bahaddin Veled'in üç ciltlik Maarif'i ile, Sultan Veled'in Maarif'i ve Hazret’i Şems'in Makalat'ı da aynı şekilde yazılmış eserlerdir.
Bu da bize Mevlana'nın yakınları arasında bu şekilde bir yazar hattı mevcut olup ve adeta bir gelenek halinde bulunduğunu gösterir.
Özellikle eserin adı meselesi, onun bizzat Mevlana’nın kaleminden çıkmamış olduğu düşüncesini kesinlik kazandırmaktadır. Eğer bu kitap Hazret-i Mevlana zamanında son şeklini almış olsaydı, yazarın ona da bizzat bir ad vermiş olması gerekirdi.
"Onun içindeki içindedir.İçinde içindekiler vardır veya içindeki içindekiler" manasına gelen Fihi Ma fih adı yalnız bazı sayfaların kapağında yazılı olup daha başka sayfalarda ise esere Risale-i Sultan Veled. Esraru'l-Celaliyye isimlerinin verilmiş olduğu görülür.
Eserin başka başka isimleri olması, onun yazarının kaleminden çıkmadığına veya bizzat yazarı hayattayken son şeklini almadığına işaret edebilir; fakat bu, Fihi Mafih'in Mevlana tarafından söylenmemiş olduğu manasına gelmez. Kitaptaki bir çok kısmın Mevlana'nın sözlerinin bazen aynen alınmak suretiyle oluştuğunu gösteren deliller mevcuttur.
Mesela; "Bu sözlere uygun olmakla beraber, aklıma şu ayeti açıklamak geldi. Madem aklıma öyle geliyor, öyleyse söyleyelim gitsin."
Mesela; "Bu sözlere uygun olmakla beraber, aklıma şu ayeti açıklamak geldi. Madem aklıma öyle geliyor, öyleyse söyleyelim gitsin."
Başka bir yerde geçen: "İşte bu cemaat bizim yanımıza geliyor. Eğer susacak olursak incinirler. Bir şey söylesek onlara göre söylemek gerektiğinden o zaman da biz inciniriz. Çünkü,'‘bizden sıkıldı, bizden kaçıyor' şeklinde dedikodu ederler" sözleri de aynı doğrultudadır.
Örnekleri arttırmak mümkündür.


































