Pandeminin biraz kontrol edilebilir düzeye gelmesinden sonra okulların kademeli olarak, kafe ve restoranların ise açılması ile birlikte esnaf ve millet olarak daha özgür ve rahat yaşamanın tadını yavaş yavaş çıkarmaya başladık.
Biz öğretmenler olarak da ilk doz aşımızı olduk. Ancak pandemi sürecinin başından beri kapalı olan bir sektör var ki, kan ağlamakta resmen ve maddi hem de manevi olarak tıkanmış durumdalar. Müzisyenler salgının başından beri çalışamıyorlar ve sevdikleri işi yapamıyorlar maalesef.
Benim oğlum da Çukurova üniversitesi Konservatuar bölümü Lise kısmında dört yıl boyunca Trompet enstrümanı eğitimi aldı. Profesyonel anlamda bir enstrüman çalmanın ne denli zor ve emek gerektiren, zorlu bir süreç olduğunu bu nedenle iyi bilirim ve bire bir şahit oldum.
Oğlum Lise eğitimi süresince entrümanının sesini açabilmek ve iyi çalabilmek için sabah beşte kalkardı. Ben de ud çalmaya heves ettim yıllar önce hatta bir sene birebir ders de aldım fakat bir türlü olması gerektiği gibi iyi çalamadım ve vazgeçtim.Her gencin amatörce de olsa bir entrüman çalması gerektiğini hep öğrencilerime öneririm. Ancak bunun ne denli emek isteyen bir iş olduğunu da hem oğlumdan hem de kendimden iyi bilirim.
Bu pandemi sürecinde sanatçıların haber programlarında mesleklerini yapamadıklarını, maddi olarak sıkıntıda olduklarını hep duyduk bu anlamda konuşmalarına şahit olduk. Ancak birkaç gündür yine haber programlarında ülkemizin ünlü sanatçıların mevcut duruma isyanlarını gösterebilmek ve tepkilerini ortaya koymak için enstrümanlarını kırdıklarını ve tellerini kestiklerini gördüm.
Bu benim müzikle yıllarca uğraşmış ve emek vermiş bir müzisyen annesi olarak içimi acıttı ve çok üzüldüm. Bir insanın kolunu kesmesi ne demekse, bir müzisyenin enstrümanını kırması da aynı eylemdir ve aynı anlama gelir bence.
Bir meslek gurubu isyanını ve acısını, çıkmazını, sıkıntısını daha nasıl gösterip gözler önüne sersin?
Bence artık müzik susmamalı ve canlı müzik yapan mekanlar kontrollü bir şekilde açılmalı ve hatta yine kontrollü bir şekilde konserler de başlamalı.Hem müzisyenler hem de insanımız tam anlamı ile normal yaşama yavaş yavaş adapte olmalı bu süreçte.