medyatek
FAHRETTİN VARLI
Adana
DOLAR38.0671
EURO41.2679
ALTIN3768.0
Orhan ERGEZER

Orhan ERGEZER

Mail: orhanergezer@adanahaber.net

Sokak Çağrılarıyla Siyaset: Tehlikeli Bir Kumar!

Türkiye’de siyasetin giderek keskinleşen dili, toplumun sinir uçlarını tetikleyen çağrılarla yeni bir kırılma noktasına taşınıyor.

Son günlerde ana muhalefet lideri Özgür Özel’in yaptığı sokak çağrıları, demokratik hak kılıfı altında tehlikeli bir oyunun sahnelendiğini gösteriyor. Sokak, her zaman bir mücadele alanıdır; ancak bu mücadele kontrolsüz bir öfkeye, kaosa ve anarşiye dönüşüyorsa, orada artık demokratik haklardan değil, organize bir provokasyondan söz etmek gerekir.

Siyasetçiler toplumu yönlendirme gücüne sahiptir, ancak bu güç sorumlulukla kullanıldığında anlam kazanır. Özgür Özel’in "sokaklara çıkın" çağrısı, ilk bakışta demokratik bir tepki gibi gösterilmeye çalışılsa da, aslında açık bir kışkırtmadır. Geçmişte Gezi Parkı olaylarında ve benzeri süreçlerde yaşananlar hafızalarımızda tazeyken, bugün yeniden benzer bir sokak hareketliliği yaratmaya çalışmak, ülkenin siyasi ve ekonomik istikrarını dinamitlemekten başka bir şey değildir.

Peki, sokakta çözüm aramak gerçekten demokrasiyi savunmak mıdır? Tam aksine, sokak siyaseti, seçimle gelinen bir sistemde halk iradesine meydan okumaktır. Parlamentoda çözülmesi gereken meseleleri sokağa taşımak, aslında siyasi zayıflığın bir itirafıdır. Halkın oylarıyla seçilmiş bir iktidarı protesto etmek herkesin hakkıdır, ancak bu hakkın şiddete, kargaşaya ve devlete meydan okumaya dönüşmesine göz yummak, demokrasi adına kabul edilemez.

Türkiye’de muhalefetin temel sorunu, halkın gerçek gündeminden kopuk bir refleksle hareket etmesi ve popülist söylemlerle tabanını diri tutmaya çalışmasıdır. Özgür Özel’in sokak çağrıları da bunun en net örneğidir. Halkın ekonomik sıkıntıları, adalet arayışları, hayat pahalılığı gibi sorunları konuşulması gerekirken, siyasi figürlerin sokakları hareketlendirme çabası, sorunun kendisinden çok, kontrol edilemez bir öfkeyi besleme niyetini ortaya koyuyor.

Sokaklar, toplumların hak arayışlarında önemli bir rol oynayabilir, ancak bu arayış kontrollü ve meşru bir zeminde yürütülmelidir. Türkiye’nin geçmişte yaşadığı sokak olayları, kontrolsüz öfkenin nelere yol açabileceğini defalarca göstermiştir. Siyasi liderlerin, özellikle de ana muhalefetin, bu gibi çağrıları yaparken sorumluluk bilinciyle hareket etmesi gerekir. Aksi takdirde, toplumun huzurunu bozarak siyasi rant elde etmeye çalışanların eline sadece bir krizden beslenme fırsatı geçmiş olur.

Özetle, sokak çağrılarıyla siyaset yapmak, ateşle oynamaktır. Özgür Özel ve onun çizgisindeki muhalefet, eğer gerçekten demokrasiyi savunuyorsa, bunun yolu sokakları kışkırtmak değil, parlamentoda güçlü bir muhalefet anlayışı ortaya koymaktır. Aksi takdirde, sokakları hareketlendirme çabası, sonunda siyaseti de sokakta bırakır.

Facebook Yorum

Yorum Yazın

Ana Sayfa
Web TV
Foto Galeri
Yazarlar
TEST-DENEME