Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın eski metin yazarı AK Parti Ankara Milletvekili Aydın Ünal bir twitte MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli için şu talihsiz ifadeleri kullandı:
"Ağzından köpükler saçarak konuşan siyasetin zavallısı Devlet Bahçeli için bütün o köpükleri itina ile yalayacağı yeni bir süreç başlıyor"
Aydın Ünal'ın her türlü saygı ve edepten mahrum sözlerini her akl-ı selim sahibi insan gibi ayıplıyor ve en şiddetli şekilde kınıyorum.
Bahçeli ve MHP kurmaylarının Aydın Ünal'ın skandal sözlerine cevabı gecikmedi:
"Ak Saraya tavsiyemizdir. Bütün itlerinin kuduz aşısını yaptırsın. Aşının dahi fayda etmeyeceği Aydın Ünal'ı da karantinaya alsın"
AK Parti genel merkezine yakın kaynaklardan Milletvekili Ünal'ın kulağının çekildiğine ilişkin duyumlar alınırken olaya kilometrelerce uzak bir yerden, Adana'dan 'Açıktan gazel atan' bir sesin yanık sesi duyuldu.
O sesin sahibi Hüseyin Sözlü idi. Sözlü kişisel twetter sayfasından Aydın Ünal'a hitaben 'akla zarar' bir twit paylaştı:
"Ulan yalama uzmanı, AKP orkestrasının saksafoncusu. Seni çalışkan bir saksafoncu olmaktan alıkoyamayız. Çok iş veririz sana."
'Saksafoncu' ya da 'Saksafonculuğun' argoda oral seks manasına geldiğini bilmeyen var mı? Ayrıca, sözün sahibi MHP'li ülkücülerin medar-ı iftiharı Hüseyin Sözlü, Aydın Ünal'ı 'karşı cinsin saksafoncusu' olarak işaret etmediğine göre, 'eşcinsel' olarak tanımlamış, "Çok iş veririz sana" cümlesi ile de hem kendisi 'bir fiil partner' hem de bu işlerde görevli usta bir 'pazarlamacı' rolüne soyunabileceğine vurgu yapmış mıdır?
Manukyan'ın kulakları çınlasın...
Unutulan Şudur
Erkeğin erkekle yaşadığı ahlak dışı uygulama her iki taraf için de eşcinsellik kavramı ile eş değerdedir. Bu durumda 'saksafoncu' olmakla itham edilen Aydın Ünal kadar, attığı twittle bu alanda 'iş garantisi veren' Hüseyin Sözlü'de zan altına girmiş midir?
. . .
Kırk Küp
Adaletin Kulpu Kırık Küp mü?
Belediyenin başının bu yöndeki gafları ilk değil. Partili büyüklerinden de uyaran olmadığı gibi, seviye dışı yaklaşımlarına dolu dizgin devam ediyor. 'Hukuk' yolu ile 'dur! diyen de yok. Türk adaletinin bağımsız savcılarının gücü sadece gazetecilere mi yetiyor diye sorası geliyor insanın. Hukuk camiası olduğu yerde neden seyrediyor? Kılları kıpırdamadığına göre o tür paylaşımları gördüklerinde kimilerinin minik kahkahalar attığından da söz edilebilir mi?
AK Parti İl Başkanına yerel bir televizyon kanalında canlı yayında 'yumuşak' diyor. Yumuşak ne demek? O kafadaki insanların kendi arasında kullandığı 'Yumuşak' veya 'Gevşek' kelimelerinin 'ibne' tabirine eş değerde kullanıldığını bilmeyen var mı?
Yaşanan onca rezalete ek olarak bu hakaret bile harekete geçirmiyor.
İl Başkanı Fikret Yeni bir hukukçu, üstelik halkın içinden gelen bir kişi. Böylesi ne olduğu belli bir kelime için neden adli başvuru yapmaz, ya da TC'nin bağımsız savcıları neden harekete geçmez? 'Siyasi iktidardan minik vesilelerle de olsa intikam mı alınıyor' desek doğru mu olur?
. . .
Bir yazı nedeni ile yargılanmıştık. Dava konusu köşe yazımızın bir yerinde 'yırtık dondan çıkar gibi' ve bir başka yerinde ise 'götünde boku ile gezerken' ifadelerini kullandığımız için mahkeme heyeti suç vasfını 'ağır hakaret' sayarak, (dikkatinizi çekerim) 'erteleme yapmadan, paraya çevirmeden' 7 ay 15 gün hapis kararı verdi.
Dosya halen Yargıtay incelemesinde..
Yerel hukukta kişiye özel tarife uygulanıyorsa 'vay benim köse sakalım..'
Talihli mi, şans dışı etkenler mi bilinmez Sözlü'nün sövmediği, hakaret etmediği devlet büyüğü kalmadı. Her defasında sadece para cezası alıyor. Bize iki para cezalı dava sonrasında açılan mahkeme dosyasında hakim "iki kez para cezası almışsınız, iflah olma umudu yok, hapisle tecziyenize karar veriyorum" demiş ve konuşmasını 'vicdanına yenik düşürek' 'istemeyerek döktüğü itiraf gibi' şu sözlerle bağlamıştı: "İçtihatlar var, muhtemelen cezanız Yargıtay'dan döner."
Adana'yı temsil eden bir şahsiyetin attığı her adım örnek olmalı iken, Başbakana sövüyor para cezası veriliyor, Cumhurbaşkanına hakaret ediyor, para cezası alıyor. İlçenin en büyük mülki amiri olan Kaymakamı ölmüş anasını sinkaf ederek karşılıyor, para cezası alıyor, İlçe milli eğitim müdürünün üzerine yürüyor, yumruk sallıyor...
Yine aynı yine aynı...
Bu işler belki de farklı şekilde yürüyor.