Yurt genelinde bir çok yerde geçen sene ormanlık alanların yandığını, yakıldığını üzülerek hatırlıyoruz.
Yangın söndürme uçaklarının yetersizliği ve yokluğunu. Umarız bu açık giderilmiş ve tedbirler alınmıştır, zira son günlerde yeniden yangın haberleri hatta tarım, buğday arazisi yangını ve son olarak Marmaris orman yangını düştü yüreklere, ajanslara.
İklim değişiklikleri, kuraklık, pandemi, kıtlık, kah küresel ısınma, kah küresel soğuma gündemde sürekli tutulurken ve hatta bu bağlamdaki şikayetler tutanak edilirken yapay et gölgesinde.. büyükbaş hayvanlar bir sorumlu görülürken, iklim krizi yangınlar konusunda ülkemiz ve dünya ülkeleri bu sorumluluğu ne kadar yerine getirmekte? Orman, tarım arazisi yangınları neden olmakta, önlenememekte?
*
Pandemi, savaş, kıtlık derken vatandaş market, çarşı, pazar arasında geçimle boğuşup tiridine ekmek banarken..
Market, çarşı, pazar.. siyaset dünyası versiyonu ne alemde peki?
Market karışık.. partiler fırka, fırka üstlerde kafa karışık (sağa mı dönim, sola mı), sorunlar öyle sarpa sarmışki, toplum yapısı eskisi gibi değil öyle, erezyon ve o kadar da hassas dengeler var ki, kantarın topuzu her vurduğunda başka bir kesimde eror veriyor. Ekranda, ankette yer bulmak ayrı bir dert bir çok yeni parti için ayrı bir mücadele iken, kanalları olan müzmin muhalefet ve iktidar için e kolay.
Her yerde çok seslilik, çeşit, renklerimiz diye caka yapanlar ne hikmetse aksi bir seste balıklama dalıyor. Tamam da eğer bu bir yarışsa yüzmeninde stili olur, stili bırakın bazen havadan, karadan.
Çarşı yarışık.. seçim tarihi henüz belli olmasada mevki, vekil vb makam mücadeleleri hararetli şekilde sürmekte hesap, kitap çarşıya uydurmaya çalışanlar hesap şaşınca hesabın uyacağını düşündükleri yere doğru göçmen kuşları.
Pazar alışık.. partili, üye veya gönüllü, bir diğer adı taban, siyasetin orta direği hesapsız, kitapsız vermiş omzu, ağırlığı kimi kağnısıyla, kimi hususiyle karınca kararınca su taşıyor. Bir gün mutlaka diye daha iyi bir ülke için.
*
Yani çok şeyde olduğu gibi (eğitim, istihdam, gelir dağılımı vs) nitekim para nanaysa seçim sürecinde de fırsat eşitliğini bul getir.
Enflasyon, kandıranlar, kandırılanlar, denenenler, dediğini yapmayanlar, yaptığını ilaç gibi yutturanlar.. derken vatandaşın bu seçim sürecinde bir elinde kalbur, bir elinde elek, gözünde mercekle gezmesi gerekecek. Kalburla kalbur üstünü (siyasi pişkinleri, siyaseti meslek, rant yeri görenleri) silmek için.. elekle elekten geçenleri (halka çıkanları, siyasetini, kişiliğini ispatlamış olanları) seçmek için, mercekte faydayı, zararı getiriyi, götürüyü, olup, biteni görmek için gerek.
*
Bütün bunlar için ne gerek?. Okumak.
Tarihi, geçmişi, geleceği, olmuşu, olacağı, iyiyi, kötüyü, dünyayı, insanı.
Okumak.. kitabı okumak, okulu okumak, hayatı okumak, gerçeği okumak, hakikatı, hilkatı okumak.
Ne kadar okuduğun değil ne kadar algıladığın kadar yetişkinsindir.
Ki değilmidir aynı okuldan hamda çıkmakta olgunda, insanda çıkmakta müsvedde de.
Fıtrat hayattan aldığına, algı ölçüne paralel gelişim ve yerleşim yeridir.
Yani benim kızım bina okur döner döner yine okur.. değildir okumak.
Oku.. okunduğunda üflenmemek için yazarken kalemini doğru tutarak.
Tiridine değil hakikate banarak.
Bedava sanmadan ülkene sahip çıkarak.
Yorum Yazın