Abone ol
Adana Cumhuriyet Başsavcılığı'nın organizasyonu ile Adana Adliyesi'nde görev yapan yargı mensuplarının organ bağışı konusunda duyarlılığını arttırmak ve bağışa dikkat çekmek için toplantı düzenlendi.
Adliye Toplantı Salonunda düzenlenen bilgilendirme toplantısına Adana Cumhuriyet Başsavcısı Ali Yeldan, Adli Yargı İlk Derece Mahkemesi Komisyon Başkanı Mehmet Kaya, hakim, cumhuriyet savcıları ve adliyede görev yapan personel ile hükümlüler katıldı.
Etkinlik çerçevesinde, Vakıf ve Diyaliz Merkezleri Koordinatörü Lütfi Kano, Türk Böbrek Vakfı tarafından hazırlanan 'Türkiye'de Organ Bağışı' ve 'Kronik Böbrek Yetmezliği' konularını içeren bir sunum yaptı.
Kano, organ bağışı konusunda ne kadar çok kişiye ulaşılırsa bağış bekleyenlerin yaşama tutunmalarının şansının da o kadar yükseleceğini kaydetti.
25 BİN ORGAN NAKLİ BEKLEYEN HASTA VAR
Daha sonra söz alan Türk Böbrek Vakfı Başkanı Timur Erk de organ bağışı konusunda insanları bilinçlendirmenin, bağıştan sonra en büyük görev olduğunu söyledi. Vakıf olarak kadavradan nakillerin arttırılması için Türkiye'nin dört bir yanında toplantılar yaptıklarını, vatandaşların dikkatini bu yöne çekmeye çalıştıklarını belirten Erk, şunları söyledi: "Yıllara göre, teknolojinin gelişmesiyle birlikte beyin ölümü tespiti artmasına rağmen bağış oranlarının değişmediğini görüyoruz. Beyin ölümü sonrası yapılan organ bağışlarının yüzde 23 oranında sabit kaldığı ortaya çıkıyor. Beyin ölümü gerçekleşen kişilerin hayata dönmesi artık mümkün değil. Beyin ölümü gerçekleşen hastaların organları da 72 saat sonra fonksiyonlarını kaybediyor."
"Bizim için bu 72 saat çok önemli. Ancak beyin ölümü gerçekleşen hastalardan yapılan nakillere baktığımızda oranlar çok düşük. Beyin ölümü sonrası her on aileden sadece 2'si bağışa onay veriyorsa, burada bazı düşüncelerimizi değiştirmemiz lazım. Yüzde 20'lerde olan oranı, yüzde 40'lara 50'lere çekersek Türkiye organ bağışı konusunda çok büyük mesafe kat etmiş olur. Çünkü Kasım 2014 itibariyle Türkiye'de yaklaşık 25 bin organ nakli bekleyen hasta var. 22 bin vatandaş da şu anda böbrek nakli için sırada bekliyor. Buna karşın yılda sadece 3 bin nakil oluyor. Bu sayının da sadece 600'ü beyin ölümü sonrası, yani kadavradan nakil dediğimiz şekilde gerçekleşiyor. Organ bağışı son derece önemli, insani bir olaydır. Bilinçlendirme eksikliği var. Bu hastalıklar herkesin başına gelebilir. Bu yüzden herkes çok duyarlı davranmalıdır."
Adana Cumhuriyet Başsavcısı Ali Yeldan da, toplantı sonunda yaptığı konuşmada, yargı mensuplarını organ bağışı konusunda bilinçlendirmelerinden dolayı Vakıf Başkanı Timur Erk ve Koordinatör Lütfi Kano'ya teşekkür etti. Yeldan, "Adliye personelimizin organ bağışı konusunda duyarlılığını arttırmak ve bağışa dikkat çekmek için düzenlediğimiz toplantının çok faydalı geçtiğini düşünüyorum. Bu toplantı da çalışanlarımızın bilinçlenmesi açışından, organ nakli bekleyen hastalara umut oldu" dedi.
Etkinlik sonunda toplantıya katılanlara Türk Böbrek Vakfı tarafından hazırlanan 'Tuz İçin El Kitabı' ve böbrek, kalp ve hipertansiyona neden olan obezitenin ölçülmesi için bel ölçeri hediye edildi.
Etkinlik çerçevesinde, Vakıf ve Diyaliz Merkezleri Koordinatörü Lütfi Kano, Türk Böbrek Vakfı tarafından hazırlanan 'Türkiye'de Organ Bağışı' ve 'Kronik Böbrek Yetmezliği' konularını içeren bir sunum yaptı.
Kano, organ bağışı konusunda ne kadar çok kişiye ulaşılırsa bağış bekleyenlerin yaşama tutunmalarının şansının da o kadar yükseleceğini kaydetti.
25 BİN ORGAN NAKLİ BEKLEYEN HASTA VAR
Daha sonra söz alan Türk Böbrek Vakfı Başkanı Timur Erk de organ bağışı konusunda insanları bilinçlendirmenin, bağıştan sonra en büyük görev olduğunu söyledi. Vakıf olarak kadavradan nakillerin arttırılması için Türkiye'nin dört bir yanında toplantılar yaptıklarını, vatandaşların dikkatini bu yöne çekmeye çalıştıklarını belirten Erk, şunları söyledi: "Yıllara göre, teknolojinin gelişmesiyle birlikte beyin ölümü tespiti artmasına rağmen bağış oranlarının değişmediğini görüyoruz. Beyin ölümü sonrası yapılan organ bağışlarının yüzde 23 oranında sabit kaldığı ortaya çıkıyor. Beyin ölümü gerçekleşen kişilerin hayata dönmesi artık mümkün değil. Beyin ölümü gerçekleşen hastaların organları da 72 saat sonra fonksiyonlarını kaybediyor."
"Bizim için bu 72 saat çok önemli. Ancak beyin ölümü gerçekleşen hastalardan yapılan nakillere baktığımızda oranlar çok düşük. Beyin ölümü sonrası her on aileden sadece 2'si bağışa onay veriyorsa, burada bazı düşüncelerimizi değiştirmemiz lazım. Yüzde 20'lerde olan oranı, yüzde 40'lara 50'lere çekersek Türkiye organ bağışı konusunda çok büyük mesafe kat etmiş olur. Çünkü Kasım 2014 itibariyle Türkiye'de yaklaşık 25 bin organ nakli bekleyen hasta var. 22 bin vatandaş da şu anda böbrek nakli için sırada bekliyor. Buna karşın yılda sadece 3 bin nakil oluyor. Bu sayının da sadece 600'ü beyin ölümü sonrası, yani kadavradan nakil dediğimiz şekilde gerçekleşiyor. Organ bağışı son derece önemli, insani bir olaydır. Bilinçlendirme eksikliği var. Bu hastalıklar herkesin başına gelebilir. Bu yüzden herkes çok duyarlı davranmalıdır."
Adana Cumhuriyet Başsavcısı Ali Yeldan da, toplantı sonunda yaptığı konuşmada, yargı mensuplarını organ bağışı konusunda bilinçlendirmelerinden dolayı Vakıf Başkanı Timur Erk ve Koordinatör Lütfi Kano'ya teşekkür etti. Yeldan, "Adliye personelimizin organ bağışı konusunda duyarlılığını arttırmak ve bağışa dikkat çekmek için düzenlediğimiz toplantının çok faydalı geçtiğini düşünüyorum. Bu toplantı da çalışanlarımızın bilinçlenmesi açışından, organ nakli bekleyen hastalara umut oldu" dedi.
Etkinlik sonunda toplantıya katılanlara Türk Böbrek Vakfı tarafından hazırlanan 'Tuz İçin El Kitabı' ve böbrek, kalp ve hipertansiyona neden olan obezitenin ölçülmesi için bel ölçeri hediye edildi.
Yorum Yazın