Şeker Hastaları Nasıl Beslenmeli?

Abone ol

Adı şeker fakat kendisi çok kötü bir hastalıktır. Bu nedenle, sakın şeker hastası olmayın.

Sağlıklı beslenmek için hasta olmayı beklememeli.

Zamanında gerekli önlemler alınmalı, hasta olmamak için doğru beslenilmeli..

Her şeye rağmen hasta olunursa, sağlık kuruluşlarından yardım alınmalıdır…

Eskiden mikro canlılara (bakteri, virüs, fungus) bağlı salgın hastalıklar daha fazla olurdu.

Günümüzde ise daha farklı hastalıklar görülüyor, bu hastalıklara neden olan faktörler.

Uydurulmuş yiyecek içecek maddeleri.

Hareketsizlik.

Kilo.

Stres.

Çevresel kirlilik.

Yiyeceklerin kirlenmesi.

Yaşam ve çalışma ortamlarının iyi olmayışları.

Tüm bunların üstesinden gelmek elbette zor fakat yine de bizim yapabileceklerimiz de bulunmaktadır. En azından gerçek yiyeceklerle beslenebilir, hareketli olabiliriz…

Bunları yapabilirsek bir çok hastalığa yakalanmaktan kurtulabiliriz.

Şeker hastalığı (Diyabet) insanlar arasında sürekli artıyor!..

Ailesinde şeker hastalığı olanlar, şeker hastalığı olan yakınlarının çektikleri sıkıntıları görüyorlar, "Ben ne zaman şeker hastası olacağım" diye korku, endişe içinde bekliyorlar.

Şeker hastalığı konusunda uzman kişilerin şeker hastalığına genetik demesi insanları umutsuzluğa sevk edebiliyor.

İnsanlar, "Nasıl olsa şeker hastalığı genetikmiş, benim bu konuda yapabileceğim bir şey yok" diye kaderlerine razı olabiliyorlar.

Şeker hastalığı, genetik değildir.

Hasta olan insanların yeme içme alışkanlıkları, yaşam koşulları incelendiğinde, hastalığa neden olan faktörler öğrenilebilinir. Buna göre sağlıklı olmak için yaşam şekli değiştirilebilir.

Organlar daha zarar görmeden yanlışlar bırakılır, doğrular yapılırsa, beden sağlıklı kalabilir.

İnsanlar neden şeker hastası olur?

Vücudun şeker dengesini sağlayan pankreas zarar görürse, şeker dengesini sağlayamaz, buna bağlı olarak kan şekeri yükselir.

Bazı kişilerde ise kan şekeri düşebilir.

Kan PH değerinin düşmesine bağlı olarak (asitliğin artması), pankreas ve organlara zarar görebilir. Rahatsızlıklar gelişebilir!..

Kan PH değeri neden düşer?

Asit ve şeker oranı yüksek uydurulmuş yiyecek, içecek maddeleri.

Süt ve süt ürünleri.

Ateşte yanmış etler.

Koruyucu, katkılı etler.

Salam, sucuk, sosis, jambon.

Her türlü şekerler, şeker oranı yüksek yiyecek, içecek maddeleri.

% 30- 40 oranında faydalı kısımları alınmış, içine katkı maddeleri konulmuş buğday ürünleri.

Stres.

Çocuklar tip1 şeker hastası oluyorlar.

Bunun nedeni, anne sütünü almamaları veya çok az almalarıdır.

İnek sütü ve katkılı, koruyuculu, asit, şeker oranı yüksek yiyecek, içecek maddeleri, çocukları erken yaşlarda tip1 şeker hastası yapabilir.

Anneler babalar çocuklarınızı tip1 şeker hastalığından korumak ve onların sağlıklı bir şekilde büyümesini sağlamak tamamen size bağlıdır.

Anneler, çocuklarınızı iki yaşına kadar emzirin.

Sütüm yok demeyin, kendinize iyi bakar doğal yiyeceklerle beslenirseniz, çocuğunuza yeterli olacak sütünüz olur. Hem de bu şekilde siz de sağlıklı olursunuz.

Çocuklarınızın dişleri çıktığında gerçek yiyecekleri kullanarak kendi yaptığınız yemeklerle çocuklarınızı beslerseniz çocuklarınız hasta değil, sağlıklı olur.

Çocuklarınızı tip1 şeker hastalığından korumuş olursunuz.

Süt ve süt ürünlerinin PH değerleri 3.5 – 6 arasında değişir.

Yoğurdun PH değeri 3.5 - 4.5 , pankreasın PH değeri ise 8.4

Asit özelliği yüksek olan yoğurt, alkali olan pankreasa zamanla zarar verebilir.

Şeker ve asit oranı yüksek yiyecekler nedeniyle kanda serbest radikaller (oksitler) artar.

Artan oksitler hücrelere ve organlara zarar verir.

Zarar gören bu organlardan biri de pankreas olabilir.

Zarar gören pankreas yeterli insülin üretemez olur, kan şekeri yükselir.

Yoğurdun bir diğer özelliği ise pankreastan fazla insülin çekmesidir.

Fazla insülin talebi, pankreası yorabilir, yorulan pankreas yeterli insülin üretemez, kan şekeri yükselir.

Şeker hastalarına sorarım: "Yoğurt tüketiminiz nasıl?"

Cevap: "Süper, benim yoğurdum köyden gelir, özeldir, haftada 5-6 kilo yoğurt yerim!"

Ben de aynısını yapıyordum, süt, yoğurt, ayran, peynir,kefir tüketimim yüksekti.

Rahatsızlıklar yaşayınca yaptığım hataları anladım.

Süt ve süt ürünleri faydalı diyerek çok tüketiliyor, sonra da beden yapılarına göre rahatsızlıklar ortaya çıkabiliyor…

Evet, ben de biliyorum süt ürünlerinin tatları güzel fakat çok istenilirse arada bir tadımlık olarak tüketilebilinir.

Görüştüğüm şeker hastaları, kendilerini şeker hastası yapan yiyeceklere devam ediyorlar. Kendilerini iyi gelecek yiyeceklerden ise, şekerimi yükseltir diye uzak duruyorlar.

Açıkçası, bir çok şeker hastası yanlışlar içinde sıkıntı çekiyor.

Örneğin, Bir şeker hastasının rahatlıkla yiyebileceği zeytini rahatsız eder diye yemiyor, kendisini şeker hastası yapan, damarlarının tıkanmasına neden olan yoğurt ve peyniri yemeye devam ediyor. Ne yaman bir çelişki!..

İki ayrı insan tipi var. Birinci tipler: "Ben yiyeceklerimden asla vazgeçmem" der, bildiklerinden şaşmazlar. Elbette, beden ve karar kendilerinin.

İkinci grup insanlar ise iyileşebilmek için öğrendikleri doğruları yapmaya hemen başlarlar.

Şeker hastası iseniz C Peptid değerinizi öğrenebilirsiniz.

C Peptid değeri pankreasın insülin üretme durumunu gösterir.

Başlagıçta yüksek devam eden C Peptid değeri pankreasın zarar görmesiyle zamanla azalabilir. Bu durumda kan şekeri yükselir.

C Peptid değeri ve kan şekeriniz yüksekse, yanlış yiyecekler tercih ediyorsunuz demektir. Doğru yiyeceklere başlarsanız pankreasınızı dinlendirebilir ve onu koruyabilirsiniz.

C Peptid değeriniz düşük, kan şekeriniz yüksek ise yapılan yanlışlardan dolayı pankreasınız zarar görmüş demektir. Bu durumda yiyeceklerinize daha fazla dikkat etmeniz gerekir.

Yapılan yanlışlar ve doğrular bedenin çalışma düzenini etkiler.

Doğru yiyecekleri bilir, onları tercih edebilirsek, bedenimiz normal çalışmasına devam eder, kolay kolay rahatsız olmayız.

O halde, doğru yiyecekleri öğrenmeli ve onları tüketmeye özen göstermeliyiz.

Peki doğru yiyecekler nelerdir?

Topraktan ve sudan gelen, dengeleri bozulmamış, içine koruyucu katkı maddeleri katılmamış taze ve bozulabilir olma özelliği olan yiyecekler doğru yiyeceklerdir.

Bu yiyecekler arasında damak zevkimize uygun olarak sevdiğimiz yiyecekleri seçebiliriz...

Semt pazarlarında bu ürünleri taze ve bol çeşit olarak bulabiliriz...

İnsanların üretmediği, doğada kendiliğinden yetişen bitkiler. Ebegümeci, semizotu.

Yapraklı bitkiler. Ispanak, pazı, nane, maydanoz.

Salatası ve yemeği yapılan bitkiler. Domates, biber, soğan.

Yemeği yapılan bitkiler. Bamya, taze fasulye, börülce.

Soğan, sarımsak gibi toprak üstü ve toprak altı ürünleri.

Turp, pancar, havuç, patates gibi toprak altı bitkileri.

Kırmızı et, balık.

Doğal ortamlarda yetişen kümes hayvanları.

Mevsimlik meyveler.

Baklagiller.Fasulye, nohut, börülce vb.

Çemen tohumu.

Kuru yemişler.Badem, ceviz, fındık, fıstık vb.

Zeytin.Siyah, yeşil.

Sızma zeytinyağı.

Bitkisel çaylar.

Baharatlar.

Tam tahıl. Buğday, çavdar.

Su.

Ben, birkaç bitki adını yazdım.Siz bunlara bağlı kalmayın.Yaşadığınız bölgelerde yetişen, faydalı olduğu bilinen, bulabildiğiniz bitkileri yemek listenize dahil edebilirsiniz.

Sebze ve meyvelerin çok iyi olarak yıkanmasında fayda var!!!

Bu yiyecekler bir insanın ihtiyaç duyduğu besinleri ihtiva ederler.

İmkanlar dahilinde her defasında farklı bir bitki ve birkaç bitki kullanarak yemekler yapılabilir.

Taze bitkilerin birkaç tanesini kullanarak salata yapılabilir.

Salata yemeklerin yanında rahatlıkla yenilebilir.

Sebze ve etli sebze yemekleri yapılabilir.

Birine iyi gelen bir yiyecek bir başkasına iyi gelmeyebilir.

Bu nedenle kendinize iyi gelecek yiyecekleri tek başlarına tüketerek öğrenebilirsiniz.

Salatalar herkese iyi gelirken, pişmiş sebzeler herkese iyi gelmeyebiliyor.

Bedene uygun rahatsız etmeyecek baklagil, tek olarak pişirilir, yenilir, bedene iyi gelip gelmediği tespit edilebilir.

Her kuru beyaz fasulye, bedene iyi gelmeyebilir, deneyerek kendinize uygun kuru beyaz fasulyeyi öğrenebilirsiniz, bunun yanında nohut, börülce, maş fasulyesi iyi gelebilir.

Kabukları soyulmamış kırmızı ve yeşil mercimekler tercih edilebilir.

Yiyecekleri çiğ ve pişmiş olarak deneyebilirsiniz.

Örneğin. Çiğ soğan iyi gelirken, pişmiş soğan aynı etkiyi yapmıyor.

Yerfıstığı çiğ ve kavrulmuş olarak yenilebiliyor, yerfıstığı kaynatılır, yenilirse rahatsız etmiyor, daha iyi geliyor.

Öğütülmüş tam buğday unundan mayasız ekmekler yapılabilir, fakat buğday kaynatılır yenilirse rahatsız etmiyor. Sert buğday (makarnalık) kaynatıldığında tadı güzel oluyor, rahatsız etmiyor, arada bir yenilebilinir.

Kaynatılmış buğdayı, pişen yemeklerinizin altındaki ateşi söndürmeden önce yemeklere ilave edebilir birlikte yiyebilirsiniz, yemeğin yanında pilava ve ekmek yemeye ihtiyacınız kalmaz.

Yiyecekleri hem çiğ ve hem de kaynatılmış olarak yenilmesinde fayda var.

Bu şekilde hangisi daha iyi öğrenme şansı olur.

Öğünlerde besin içeriği yüksek olan, tek yemek iyi olur.

Örnekler:

Sebze yemekleri.

Etli sebze yemekleri.

Baklagil yemeği.

Fasulye + buğday karışımı yemeği.

Sebzeli balık.

Sebzeli, etli, bulgur pilavı.

Atıştırmalık olarak pasta, börek, çörek, bisküvi gibi yiyecekler rahatsız edebilir.

Bunların yerine badem, fındık, fıstık gibi yiyecekleri tercih edebilirsiniz.